Embriyo transferi, tüp bebek tedavisinin son aşamasında gerçekleştirilir. Normalde tüp bebek tedavisi boyunca yumurtalıklarda sağlıklı yumurtalar oluşumunun tetiklenmesi için doğurganlık ilaçları kullanılır. Ardından oluşan yumurtalar kadının yumurtalıklarından toplanır ve laboratuvar ortamında döllenir. En son olarak da döllenmiş olan yumurtalar, yani embriyolar kadının rahmine yerleştirilir. Hamileliğin başlaması için ise embriyonun rahim duvarına tutunması gerekmektedir.
Embriyo transferi öncesi gereken beslenme düzeninden bahsetmeden önce süreçte nelerin yaşanabileceğini bilmek gerekli olacaktır.
Embriyo transferine ne zaman ihtiyaç duyulur?
Doğal yollarla hamile kalınamıyorsa embriyo transferi gerekmektedir. Embriyo transferinin gerektiği durumlar şunlar olmaktadır:
Embriyo Transferi Öncesi Yapılanlar
Embriyo transferi gerçekleştirilmeden 2-3 gün önce doktorunuz rahminize yerleştirilecek yumurtaların en iyisini seçecektir.
Yumurta seçme işleminde çeşitli yöntemler kullanılabilir. Bunlardan biri metabolomik profil olabilir. Metabolomik profil, en yararlı yumurtaların çeşitli faktörlerle belirlenmesi ve seçilmesi işlemidir. Bu işlem sayesinde gelecekte gerekebilecek invazif prosedürlere duyulan ihtiyacın azalması sağlanabilir.
Yumurtalar toplandıktan sonra 1-2 gün boyunca döllenmesi için laboratuvar ortamında tutulutr Birden fazla kaliteli embriyo geliştiği görülüyorsa transfer edilmeyecek olanlar dondurularak saklanır.
Embriyo Transferi İşlemi
Embriyo transferi, pap smear testinde yapılan işlem ile benzerlik gösterir. Doktor kadının vajina duvarlarının açık kalması için vajinaya spekulum yerleştirir.
Ardından işlemin doğru olarak gerçekleştirilebilmesi için ultrason kullanarak serviksten rahime ulaşacak şekilde kateter konulur. Bu şekilde embriyolar fallop tüplerinden geçerek rahime ulaşır.
Embriyo transferi işlemi genelde acı verici değildir ve anestetik gerektirmez. Ancak bazı kadınlar spekulumun yerleştirilmesinden ya da ultrason için mesanenin dolu olmasından rahatsızlık duyabilir. Ancak işlem kısa sürer, bu nedenle genelde rahatsız edici olmamaktadır.
Embriyo Transferi Sonrası
Embriyo transferi gerçekleştikten yaklaşık 2 hafta sonra embriyonun yerleşip yerleşmediğini kontrol etmek için doktor kontrolü gerekir. Transfer işlemi sonrasında karında kramp, şişkinlik ve vajinal akıntı gözlemlenebilir.
Embriyo Transferi Yöntemleri
Tüp bebek tedavisinde yumurtlaarın toplanması ve döllenmesi için doktorlar genelde aynı süreci gerçekleştirirler. Ancak döllenme gerçekleştiği zaman embriyo transferini gerçekleştirmek için farklı seçenekler vardır:
Tek seferde kaç tane embriyonun transferi gerçekleştirilebilir?
Tek seferde kaç embriyo transferi yapılacağına dair farklı uygulamalar mevcuttur. Bazı vakalarda rahime tek bir embriyonun transferi gerçekleştirilirken bazen de başarılı bir hamilelik şansını arttırmak için iki adet embriyo transfer edilir.
Transfer edilecek embriyoların sayısı, kadının yaşına ve durumuna bağlı olarak değişebilir. Çoğu hastada tek seferde ikiden fazla embriyo transfer edilmemektedir. 35 yaşın altındaki kadınlarda ise genel olarak bir embriyo transferi tercih edilmetedir.
Bazı doktorlar hamilelik olasılığını arttırmak için birden fazla embrio transfer etseler de bazı araştırmalarda bunun gerekli olmadığını gösteriyor. Ancak hamile kalma şansı düşük olan kadınlarda doktorlar rahime üç ya da daha fazla sayıda embriyo yerleştirebilirler.
Embriyo Transferinin Riskleri
Embriyo transferinin genel olarak bir riski bulunmamaktadır. Yaşanabilecek riskler genelde hormonal tedavilere bağlı olarak ortaya çıkabilmektedir. Bunun yanında kanama, vajinal akıntı, enfeksiyon ve anestetiğe bağlı olarak komplikasyonlar yaşanabilir. Embriyo transferi ile hamile kaldıktan sonra düşük yaşama riski normal yollarla hamile kalmadaki risk ile aynıdır.
Tüp Bebek Tedavisi Sırasında Beslenme Düzeni
Tüp bebek tedavisi gördüğünüz süre içerisinde sağlıklı ve dengeli beslenmeye dikkat etmelisiniz. Ancak bunu yaparken beslenme düzeninizde öncekine göre köklü değişikliklere gitmemeniz gerekmektedir.
Pek çok uzman tüp bebek tedavisi giren hastalarına akdeniz tarzı beslenmeyi önermektedir. Bu tip bir beslenme düzeninde daha çok bitki yemelisiniz. Bu bitkiler çeşitli renklerden olmalı ve vücudunuzun besin ihtiyacını karşılamalıdır.
Akdeniz diyeti obez olmayan ve 35 yaş altındaki kadınlarda tüp bebek tedavisinde başarı sağlama oranını arttrıyor. Akdeniz diyeti sayesinde küçük porsiyonlar şeklinde ve sağlıklı bir şekilde beslenme mümkün. Bu beslenme düzeni ayrıca sperm sağlığını da etkileyebilmektedir. Kendiniz uygularken eşinizin de sağlıklı beslendiğinden emin olmanız gerekiyor.
Akdeniz diyetinde şunları yapmanız gerekmektedir:
Tüp bebek tedavisi süresince sadece kadının değil erkeğin de beslenmesine ve hayat tarzına dikkat etmesi gerekiyor. Çünkü vücuttaki toksinler arttıkça sperm kalitesi de kötü etkilenebiliyor. Yani sigara, uyuşturucu ve alkol gibi şeyler sperm kalitesinin düşmesine neden olabiliyor.
Hem tüp bebek tedavisinin olumlu geçmesi hem de bebeğin sağlığı için erkeklerin de sağlıklı bir beslenme düzenine sahip olması gerekiyor. Bu nedenle erkeğin ideal kilosunu koruması ve sağlıklı yiyecekler yiyip kötü alışkanlıklardan uzak durması gerekmektedir.
Embriyonun tutunmasının üzerinde yulaf ve kahverengi pirincin katkısı olduğu düşünülüyor. Ayrıca E vitamini bakımından zengin fındık gibi gıdalar en iyi besin kaynakları arasında bulunuyor.
Hamile kalındıktan sonra ise kadınların genelde süt ürünleri tüketmeleri ve günde iki porsiyon meyve yemeleri öneriliyor. Bu sayede düşük yaşama riski azaltılabiliyor. Tabi laktoz intoleransı olan kadınların laktozsız süt ve peynir tüketmeleri gerekiyor.
Embriyo transferinden önce şunlara da dikkat etmeniz gerekmektedir:
Folik asit içeren yiyeceklerin doğurganlıkla ilgili oldukları görülüyor. Düzensiz yumurtalama yaşama riskini azaltan ve progesteron seviyesini yükselten folik asit ayrıca hamileliğin daha sağlıklı geçmesini sağlıyor ve doğum kusurları yaşama riskini azaltıyor.
Folik asit sadece kadınlar için değil erkekler için de önem taşıyor. Bazı çalışmalar folik asit takviyelerinin erkekte de sperm sayısını arttırdığını gösteriyor.
Beslenme düzeninizde aldığınız folik asit miktarını arttırmak için her gün meyve, sebze, baklagil ve tam tahıl ekmekleri tüketmeniz gerekiyor.
Vücudunuzun ihtiyacı olan suyu alması hem genel sağlığınız hem de doğruganlık ve hamilelik açısından büyük önem taşıyor. Bu nedenle vücudunuzun susuz kalmaması için her gün yeteri miktarda su içmeniz gerekiyor.
Tabi bu arada uzak durmanız gereken gıdalar da bulunuyor. Hamile kalmaya çalışırken trans ve doymuş yağlardan kaçınmalısınız. Aynı zamanda aldığınız kafein miktarını da azaltmanız iyi olacaktır. Günde iki bardaktan fazla kahve tedavi sürecinizi olumsuz etkileyecektir. Hatta bırakabiliyorsanız tamamen bırakın. Alkolün hamilelikte içilmemesi gerektiği herkes tarafından bilinse de sadece hamilelikte değil öncesinde de içilmemeli. Hatta sadece kadın değil erkeğin de sağlıklı spermler üretebilmek adına alkol almaması gerekir.
Embriyo Transferine Hazırlanmak
Embriyo transferinden önce beslenme düzeni ile birlikte dikkat etmeniz gereken diğer şeyler de bulunuyor.
1 Comment
Merhaba Hocam. Beslenme konusunda bir destek almamızı tavsiye eder misiniz? Yoksa normal yeme düzenimize devam mı edeceğiz.