Embriyoların hayatta kalabilmesi için metabolik ihtiyaçları bulunmaktadır. Tüp bebek tedavisinin ilk zamanlarında embriyolar, o zamanın teknolojik koşulları sebebiyle kısa sürede laboratuvarda muhafaza edilmektedir. Günümüzde ise embriyolar 3 ya da 5 gün laboratuvar şartlarında saklanabilmektedir. İyi kalitede olan sperm ve yumurta hücresinden elde edilen embriyolar, laboratuvar ortamında 5. Güne kadar kalabilir. Beşinci gün embriyosu, blastosist olarak adlandırılmaktadır. Beşinci gün embriyolarının rahme tutunma şansı daha yüksektir.
Embriyolar, laboratuvar ortamında durumlarına göre değerlendirilerek kalitesi bakımından araştırılmaktadır. Yumurtalar ve spermler toplandıktan sonra döllendirilir. Ardından laboratuvar ortamına gönderilir. Bu aşamada embriyoların durumuna göre, yumurta toplama aşamasından 3 ya da 5 gün sonra transfer edilir.
Anne adayı jinekolojik muayene masasına alınır. Ardından gerekli hijyen koşulları hazırlanır ve vajinaya spekulum uygulanır. Rahim ağzının özel sıvılarla temizlenmesi bu aşamada oldukça önemlidir. Ardından embriyolog tarafından laboratuvardan getirilmiş embriyolar, oldukça ince bir kateter ile rahme transfer edilir. Kaç adet embriyo transfer edileceğine ise anne adayının yaşına göre karar verilmektedir. Yasal olarak en fazla 2 embriyo transferine izin verilmektedir.
Şayet embriyonun dış kısmında yer alan zona tabakası, kalın ise rahme tutunma şansı düşer. Bu sebeple de lazer aracılığı ile bu zarın inceltilmesi gerekebilir.
Embriyo transferi; 10 dakika kadar kısa bir sürede tamamlanan bir işlemdir. Anne adayı herhangi bir ağrı ya da acı duymaz. Bu sebeple de anestezi uygulanmasına gerek yoktur. İşlemden sonra birkaç saat merkezde dinlenilip eve gidilebilir.
Embriyo transferinden sonraki 12. Gün kanda ya da idrarda gebelik testi yapılmaktadır. Bu sayede tüp bebek tedavisinin başarıya ulaşıp ulaşmadığı anlaşılır. Tedaviden sonra kullanılan ilaçlar sebebiyle adet gecikmesi meydana gelebilir. Ancak bu durum gebeliğin kesin oluştuğuna dair bir belirti değildir.