Sigara yumurtalığın işlevlerini azaltıp, kişinin üreme kapasitesinin olumsuz açıdan etkilenmesine sebep olur. Sigara olumsuz etkisini üreme fonksiyonlarının pek çok aşamasında gösterir. Kısırlık probleminin büyük bir kısmına sigara sebep olabilir. Folikül gelişimi döllenmiş yumurta, yani embriyonun gelişimi ve embriyonun tüplerden rahim içine transfer edilmesi gibi üremenin pek çok aşamasını olumsuz açıdan etkiler. Yumurta miktarının azalmasının haricinde, birde yumurta kalitesinin bozulmasına da sebebiyet verir.
Kadınlarda sigara tüketimi, bebek sahibi olmak için tedavi gören ailelerin döllenmek için daha az yumurta üretimine ve düşük yapmalarına sebep olur. Hamileliği oluşan ve sigara kullanan anne adaylarının büyük bir kısmı, düşük yapar. Kısırlık tedavisine başlamadan yaklaşık 3 veya 4 ay önce, sigarayı bırakan çiftlerde ciddi oranda başarılı sonuçlar elde edilir. Hamilelik dönemi içerisinde de sigara tüketmeye devam eden anne adayları, erken doğum ve sağlıksız bir bebek dünyaya getirebilir. Ani bebek ölümlerinde de, sigara içen çiftlerin rolü oldukça fazladır.
Netice itibari ile sigara tüketimi hem üreme bozukluğu yapar, hem de kısırlık tedavisi gören çiftlerde tedaviden başarılı sonuç elde edilme oranını fazlası ile azaltır. Sigara kullanan çiftlerin tedavi için başvurdukları zaman, sigaranın bırakılması gerektiği kesin bir dille ifade edilmelidir.
Kadının sigara içmesinin veya sigara dumanına maruz kalmasının, üreme fonksiyonlarına etkisi şunlardır;
1. Hamile kalma süresinin uzaması (ortalama 3 ile 12 ay),
2. Primer veya sekonder infertilite,
3. Menapoz dönemine daha erken yaşta girilmesi (yaklaşık 2 yıl önce),
4. Kendiliğinden düşük yapma tehlikesinin artması (spontan abortus),
5. Erken doğum eylemi,
6. Düşük doğum ağırlıklı bebek doğurma riski (bebeğin doğum ağırlığı ortalama 150-300 gr daha az),
7. Yumurtalıklardaki foliküllerde tükenme (gebe kalmada sorun yaşama/erken menapoza girme)
8. Adet bozuklukları ve iki adet arası sürenin kısalması,
9. Mesane ve rahim ağzı kanseri gibi risk faktörlerine sebep olabilmektedir.
Erkeğin sigara içmesi veya sigara dumanına maruz kalmasının, üreme fonksiyonlarına etkisi şunlardır;
1. Spermin yoğunluğunu azaltır,
2. Sigaranın içerisinde bulunan kotinin, sperm hareketini azaltır,
3. Spermin penetrasyon (kadının yumurta hücresini delme özelliği) yeteneğini azaltır,
4. Sperm hücrelerinde DNA hasarının fazlalaşmasına sebep olur.
5. Sigara içen erkeklerin çocuklarında da, çocukluk çağı kanserinin ve doğumsal anomalilerin meydana gelme riski artar.
Tüp bebek tedavilerinde de, direk veya dolaylı olarak sigaraya maruz kalan anne adaylarının, hamile kalabilme ihtimalleri, kullanmayanlara göre daha azdır.
Sonuç olarak, sigara kullanmak veya sigarayı az kullanmak, sigaranın yaratacağı zararları azaltmaz. Sigara tüketilen bir mekanda yer almak bile, hem üreme açısından, hem de insan sağlığı açısından tehlikelidir. Zararlı olan her şeyden uzak durmak, kendi sağlığımız için önem arz eder. Sigara içmeseniz dahi, içilen bir yerde bulunmanız kısırlık gibi bir sorun ile karşı yüz yüze kalmanıza neden olarak yetmektedir. Bu sebepten dolayı, kısırlık tedavisi gören hastaların tedavi olmayı düşünmeye başladıkları zamandan itibaren yapacakları ilk ve en önemli iş, sigarayı bırakmak olacaktır. Sigarayı bırakmak ile yetinmeyip, sigara içilen yerlerden de uzak durmayı ihmal etmemek gerekir.
6 ) Özet:
Uygun en iyi bilimsel bulgulardan alınan verilere göre, sigara güçlü bir şekilde kısırlığa destek olmaktadır.
Düşük ve kısırlık ile alakalı bir geçmişi bulunan çiftlerde, sigara hem kadınlarda hem erkeklerde bırakılması için teşvik edilmelidir. Sigaranın bırakılması halinde, doğurganlığı doğal yollar ile sağlanmasına destek olabileceği gibi, kısırlık tedavisinde de başarı oranını daha fazla artırmaktadır.