Çiftler bir süre doğal yolla gebelik denedikten sonra bebek sahibi olmadıklarında üremeye yardımcı tedavi yöntemlerine başvurmaktalar. Üreme tedavileri arasında en sık olarak tercih edilen ve en başarılı sonuçlar alınabilen, her geçen gün de başarı oranı artan yöntem tüp bebek tedavisidir.
Tüp bebek tedavisine giden yolda ilk adımı atarken, önümüzdeki yol çok belirsiz görünebilir. Amacımızı biliyoruz, sağlıklı bir bebek sahibi olabilmek, ancak bu istekten bir bebeği kucağına alabilmeye, buradan oraya yolculukta neler olacağını tahmin edebilmek çok daha zor. Her çift benzersiz olsa da ve tam olarak tüp bebek tedavisinin nasıl gideceğini tahmin etmek imkansız olsa da, temel bir zaman çizelgesi oluşturabilir ve süreçteki en önemli aşamalar bilinebilir. Tüp bebek sürecinde neler yaşanacağını anlamak için tüp bebek tedavisinin gerçekte ne olduğunu ve nasıl çalıştığını iyi anlamak önemlidir.
Tüp bebek tedavisinde kadın ve erkeğin üreme hücreleri laboratuvarda bir araya getirilir, döllenme gerçekleştirilir ve elde edilen embriyolar içinde gebeliğe en uygun olan 1 ya da 2 tanesi anne adayının rahmine yerleştirilir. Embriyo transferinden 12 gün sonra ise kanda gebelik testi yapılarak gebelik olup olmadığı anlaşılır. İşte bu, çok basit, kısa ve aslında çok d anlaşılır olmayan bir tüp bebek tanımlamasıdır. Oysaki biraz daha açmakta fayda var.
Tüp bebek tedavisine kısa ve net bir giriş
Şüphesiz ki, insan vücudunun çalışma mekanizması muhteşem, ancak bir o kadar da tahmin edilemez. Dünyadaki en karmaşık görüntüleme teknolojisiyle bile, vücudun içinde neler olup bittiğini görmek kolay değildir. Bir kadın hamile kalmaya çalışırken, tüp bebek tedavisi genellikle kısırlığa neyin neden olduğunu öğrenmeye ve de bu nedeni ortadan kaldırmaya yardım etmenin en etkili yoludur. Tüp bebek tedavisi, yumurtanın döllenme şansını önemli ölçüde artıran kontrollü bir ortam yaratmaya olanak verir.
Tüp bebek tedavisinde sperm ve yumurta laboratuvar ortamında birleştirilir ve döllenme işlemi boyunca dikkatlice izlenir. Bundan sonraki 3 – 5 gün içerisinde başarıyla döllenmiş yumurtalar embriyolar halinde gelişir. Daha sonra embriyoların kalitesi transfer, dondurma veya daha fazla kültür ve gelişme açısından incelenir.
Bununla birlikte, kadın için tüp bebek tedavi süreci aslında haftalar öncesinden başlar. Tüp bebek, tek bir tedavi değil bir dizi işlemdir. Ortalama bir tüp bebek siklusu konsültasyondan transfere kadar yaklaşık 6 – 8 hafta sürer. Ancak her hastanın kısırlığa sebep olan etkeni ve vücut fonksiyonları yolun kendine özgü koşullara bağlı olduğundan, tüp bebek tedavisi de her hasta için benzersizdir. Çünkü özellikle de burada değişen şey, kadının vücudunun her aşamada nasıl tepki vereceğidir. Zaten bu tepkilere göre de yol çizilir. Tüm bunların yanında tüp bebek tedavisinde olmazsa olmaz 5 temel aşama vardır. Bunlar danışma ve bilgilendirme, yumurta geliştirme, yumurta toplama, döllenme, embriyo transferi şeklindedir.
Baştan sona tüp bebek tedavisi
Bazen en büyük engel çiftin kendini tüp bebek tedavisi kliniğine girebilecek aşamaya getirmesidir. Tüm hayallerden, umutlardan, tartışmalardan, endişelenmekten, düşünmekten ve planlamaktan sonra eğer klinikten içeri girebildiyse artık aslında en önemli aşama geçilmiş olur. Doğurganlık tedavisi almak cesur bir adımdır ve genellikle çiftler kafalarında yüzlerce soruyla uzmana gelir. Bu ilk aşama, bazı gerçek cevaplar bulmaya başlamak için doğru bir fırsattır.
İlk konsültasyon: Bu ilk toplantıda, klinik çalışanları kadından ve erkekten kapsamlı bir tıbbi öykü alacak ve bu aşamada akla gelebilecek tüm soruları veya endişeleri cevaplamaya çalışacaktır. Bu sebeple de tüp bebek görüşmesine uzun bir soru listesi ile gitmekten korkulmamalıdır. Çünkü tedaviye başlamadan önce anne ve baba adaylarının kendilerini iyi bilgilendirilmiş ve rahat hissetmesi çok önemlidir. Diğer tüm tedavilerde olduğu gibi tüp bebek tedavisinde de hastaların psikolojik olarak kendini rahat ve huzurlu hissetmesi tedavinin başarılı olmasında etkilidir.
Klinik koordinatör danışmanlığı: Bu randevuda kısırlığa sebep olan etkenler, bunları ekarte edebilmek için yapılması gerekenler, temel teşhis ve uygulanacak tedavi planının ayrıntıları gözden geçirilir. Aslında tüp bebek tedavisi planlamasının çoğunun yapıldığı yer burasıdır. Tüp bebek döngüsünde kullanılan ilaçların anne adayı tarafından kendi kendine nasıl uygulanacağı ve diğer tüm prosedürlerin nasıl zamanlanacağı bu görüşmede öğrenilir.
2.- 4. Hafta arası: Hazırlık başlar
Bu aşama aslında tüp bebekte her şeyin gerçekten başladığı yerdir.
Tüp bebek tedavisi için ön hazırlık: Kapsamlı laboratuvar testleri üreme yetisini daha net bir şekilde gözler önüne serer. Böylece doğurganlık uzmanları çifte bireyselleştirilmiş ve ekstra uygulamalarla zenginleştirilmiş bir tüp bebek protokolü sunabilir. Tüp bebek tedavisi öncesi yaygın uygulanan testler şunlardır:
Doğum kontrol haplarına başlanır: Bir sonraki adım adet döngüsünü düzenlemek ve yumurtalıkları hazırlamaktır. Adet döngüsünün uzunluğuna bağlı olarak test ve tanıdan sonra 2 – 4 hafta süreyle doğum kontrol hapı almak gerekebilir.
5. ve 6. Haftalar: İlaç tedavisi ve izleme
Doğum kontrol hapı kullanımından sonra, Kontrollü Yumurtalık Hiperstimülasyonu olarak bilinen bir işleme başlanacaktır. Klinikte rahim ve yumurtalıkları değerlendiren bir ultrason muayenesi yapılacak ve var olan durum netleştikten sonra başlamaya hazırdır. Kontrollü Yumurtalık Hiperstimülasyonu işleminin iki ana bölümü vardır. Bunlardan ilki doğurganlık ilaçlarını almak, ikincisi ise yumurtalıkların ilaca tepkisinin, yani yumurta gelişiminin izlenmesidir.
İki hafta boyunca yumurta geliştirici ilaçlar alınır: Clomid ve / veya enjekte edilebilir folikül stimülasyon hormonları (Follistim ve Gonal-F) gibi oral fertilite ilaçları, anne adayının yumurtalıklarındaki foliküllerin normal bir döngüde olduğundan daha fazla yumurta olgunlaşması için uyarılması amacıyla kullanılır. Amaç doğurganlık ilaç kullanımı ile en az 4 tane kaliteli ve döllenmeye hazır yumurta üretmektir.
Klinik ziyaretlerinde yumurta gelişiminin izlenmesi: Bu süre zarfında ultrason muayeneleri ve kan testleri, folikül ve yumurtalarınızın gelişimini yakından takip etmek için kullanılır. Bu işlem, tüp bebek tedavisi sürecinin en fazla zaman alan kısmı olup, ortalama 5 -7 kez klinik ziyareti gerektirir.
7. Hafta: Yumurta toplama ve döllenme
Yaklaşık 10 -12 günlük doğurganlık ilacından sonra, izleme ile folikülün uygun bir boyuta ulaştığını görüldüğünde, yumurtaların son olgunlaşmasını hCG ile tetiklemenin ve 36 saat sonra ultrasonla yumurta toplamanın zamanı gelmiştir.
Yumurta toplama: Klinikte sedasyon altında yapılan bir günlük işlemdir. Asgari düzeyde hafif bir ağrı, sızı olabilir. Bu bakımdan işten izin almak ve mutlaka yanında bir yakınının bulunması önemlidir. Eğer dondurulmuş sperm kullanılmayacaksa, yumurta toplama gününde baba adayı da sperm verecektir.
Yumurta ve sperm laboratuvarda birleştirilir: Her şey yolunda giderse döllenme olur ve embriyolar oluşur. Başarılı bir hamilelik şansını artırmak için bu aşamada kullanılabilecek çeşitli seçenekler vardır.
İntrasitoplazmik sperm enjeksiyonu (ICSI), erkek kısırlığının bir faktör olduğu durumlarda iyi bir seçenektir. Bu prosedürde, tek bir sağlıklı sperm doğrudan bir yumurtaya enjekte edilir.
Yardımlı tarama, transferden sonra implantasyon oranını arttırmaya çalışmak için bir embriyonun dış zarında (zona pellucida) küçük bir delik yapıldığı bir prosedürdür.
Preimplantasyon genetik tarama (PGS) veya tanı (PGD) sadece sağlıklı embriyoların transfer edilmesini sağlamaya yardımcı olabilir. Genetik anormallik düşüğün önde gelen bir nedeni olduğundan, bu test tekrarlayan gebelik kaybı durumlarında sıklıkla faydalı olur.
Döllenmeden sonraki 3 -6 gün içinde embriyolar transfer için uygun olup olmadıkları hususunda değerlendirilir. Embriyoların günlük izlenmesi, hangi embriyoların hayatta kalabilmek için en iyi şansa sahip olduğuna karar vermede uzmanlara yardımcı olur ve tüp bebek tedavisi uzmanlarının günlük raporları ile hastalar gelişmelerinden haberdar olur.
Embriyo veya blastosist transferi: Döllenmeden yaklaşık 3 gün sonra embriyolar transfer için hazırdır. Ancak bazı hastalar blastosist aşamasına gelene kadar (genellikle döllenmeden 5 gün sonra) birkaç gün beklemeyi tercih ederler. Embriyo veya blastosist, rahim iç kısmına giden rahim ağzındaki açıklıktan yavaşça geçirilen ince, esnek bir plastik tüp vasıtasıyla rahim içine yerleştirilir. Bu işlem için sedasyon gerekmez. Çünkü embriyo transferi genellikle ağrısızdır, ancak bazı kadınlar hafif kramp gibi sızılar hissedebilir. Anne adayı transferi, ultrason teknolojisi ile olduğu gibi izleyebilir ve olaya yakından şahitlik edebilir.
Tüp bebek tedavisinde embriyo transferinden sonra
7 haftalık bir sürecin sonunda embriyo transfer edilir ve sonrasında rahim astarını desteklemek ve implantasyonu teşvik etmek için progesteron takviyesi almak gerekir. Tüp bebek tedavisini gerçekleştiren doktor, bu süreçte dozunu, kullanımını, sıklığını belirtecek ve anne adayı dışarıdan progesteron takviyesi alarak rahim astarını gebeliği tutabilmesi için destekleyecektir.
Tüp bebek tedavisi ne zaman başlar?
Tüp bebek tedavisi, yumurta geliştirmeyi gerektiren diğer tüm üremeye yardımcı tedavilerde olduğu gibi adetin 2.- 5. günleri arasında başlamaktadır. Ancak genel olarak tedaviye başlama günü adetin 3. günüdür.
Tüp bebek tedavisi kaç gün sürer?
Tüp bebek tedavisinin genel olarak belli bir tedavi süresi yoktur. Çünkü tüp bebek tedavisi kişiye özel bir prosedür olduğundan bu süre hastaların durumlarına ve ihtiyaçlarına bağlıdır. Örneğin bazı hastalar bazı aşamalara gerek duyulmadığından direkt geçilebilir ve tedaviye direkt olarak son aşamadan başlanabilir. Bu tür vakalarda tedavi süresi daha kısadır. Bazı hastaların ihtiyaçlarına göre her aşamayı doktorlar eşliğinde geçmesi gerekebildiği için tedavi süresi biraz daha uzundur. Ancak yine de tedavinin 10- 21 gün arasında değişen bir zaman dilimine yayıldığı söylenebilir.
Tüp bebek tedavisi kaç gün sürerse sürsün, bu süreçte hastanede yatmaya gerek yoktur. Doktor tarafından belirlenen günlerde hastaneye gelerek tedavi yapıldıktan sonra eve dönülebilir. Eğer ekstra bir sorun yoksa baba adayının tedavi süresince sadece sperm verileceği gün gelmesi yeterli olur.
Tüp bebek tedavisinin başarılı sonuçlanma olasılığı yüksek olmakla birlikte, başarısız olma riskini de göz önünde bulundurmak gerekir. Tedaviye başladıktan sonra yumurtalıklardan ya da meniden istenen verim alınamazsa tedavi iptal edilebilir ve tüm süreç yeniden başlatılabilir. Ancak bu durum fazla sık rastlanan bir durum değildir.
Tüp bebek tedavisi süresince baba adaylarının tedavinin sadece 1. aşamasında, yani ilk muayenede ve 4. aşamada, yani döllenme aşamasında merkezde bulunması yeterlidir. Anne adayı ise tedavinin her aşamasında klinikte bulunmak zorundadır.