Adet dönemi kimi kadınlar için kolay bir şekilde atlatılırken, bazı kadınlar adet ağrısı gibi benzeri şikâyetler nedeni ile bu dönemlerini son derece sancılı bir şekilde geçirirler. Adet dönemleri çoğu kadını okul, iş hayatı veya sosyal aktivitelerinin önüne geçerek engellemektedir. Bu ağrılara baş ağrısı ya da bulantı gibi başka şikâyetler de eşlik ederek, dayanılmaz kılmaktadır. Adet döneminde yaşanan bu sancılara tıp dilinde ‘’dismenore‘’ adı verilir.
Primer dismonera: En sık görülen adet sancısı türüdür. Karnın alt kısmında ve belde hissedilen kramplar adet döneminden 1-2 gün önce başlayıp 2-4 gün kadar sürebilmektedir.
Sekonder dismonera: Krampların sadece adet dönemi ile ilgili olmayıp endometriozis gibi, altta yatan üreme sistemi ile ilgili başka bir sağlık sorunu ile bağlantılı olabilecek sancıları kapsamaktadır. Bu tip ağrılar en çok 35 ile 40’ lı yaş arasındaki kadınlarda görülmektedir.
Adet sancısı veya ağrısı yaygın bir şikâyettir. Eğer adet düzensizliği gibi, adetle ilgili başka sorunlar ve olağan dışı belirtiler varsa bir jinekolog muayenesi muhakkak gerekir. Kadınlar çoğu kez çevrelerindeki hikâyelere göre ya da kulaktan dolma bilgilerle adet düzensizliği veya şiddetli adet sancısı gibi şikâyetleri gidermeye çalışırlar. Oysaki bu şekilde, çözümü geciktirmek dışında bir sonuç elde etmek mümkün olmamaktadır. Adet ağrısından şikâyetçi olan hastaların ağrılarını azaltmak için ilaç tedavisi dışında yapabilecekleri bazı önlemler vardır. Tabi ağrı kesicilerle ve bu önlemlerle geçmeyen adet ağrılarının mutlaka doktor tarafından değerlendirilmesi sonucunda nedenleri netleştirilerek ona göre tıbbi tedavi verilmesi gerekir.
Adet ağrıları adet dönemindeki güçlü rahim kasılmaları nedeni ile ortaya çıkar. Kasılmalar sırasında rahimde ‘prostaglandinler‘ adı verilen kimyasallar salgılanır ve bu maddeler rahim kasılmalarının şiddetini artırır. Prostaglandin seviyesinin yüksekliği kasılmaları şiddetlendirmenin yanı sıra bulantı, kusma ve sersemlik gibi başka belirtilere de yol açabilmektedir.
Adet döneminde ortaya çıkma ihtimali olan tüm bu belirtiler adet döneminden bir iki gün boyunca başlayıp âdetin bitimine dek sürebilir. Fakat bu belirtiler sadece adet dönemiyle ilgili olmayıp başka bir rahatsızlığın habercisi de olabileceğinden, belirtiler şiddetlendiği mutlaka doktorunuza danışmanız gerekir.
Adet ağrıları ile kendi kedinize baş edemeyebilirsiniz ama ağrılara karşı alabileceğiniz önlemler sayesinde hafifletebilirsiniz.
Genellikle doktorlar adet sancısını dindirmek için non steroid anti-inflamatuar ilaçlar (NSAİİ) önerirler. Bu tip ağrı kesicilerin, aspirin gibi reçetesiz olarak satılanları da bulunmaktadır. Fakat kısaca NSAİİ diyeceğimiz bu ilaçlar astım hastalarına, mide, böbrek, karaciğer sorunu olanlara ve bebek emziren annelere göre uygun değildir. Bu yüzden doktora danışarak ilaç alınması gerekir.
Eğer NSAİİ grubu ilaçlar etkili olmazsa, daha güçlü bir ağrı kesici kullanılabilir. Fakat herhangi bir sağlık sorunu olanlar reçetesiz de olsa, doktora danışmadan kesinlikle ağrı kesici kullanmamalıdır. Ağrı kesicilerin yetersiz olduğu durumlarda doktor tarafından verilecek bir doğum kontrol hapı adet dönemindeki belirtileri hafifletmeye yardımcı olabilir. Doğum kontrol hapları rahim duvarını incelterek, ağrıyı şiddetlendiren prostaglandinler adlı kimyasalların miktarını düşürmeye yardımcı olur. Böylelikle daha az ağrı meydana gelir. Eğer rahim duvarı ince ise, çok fazla kasılma da gerçekleşmez.
Eğer sekonder tipte yani başka bir üreme sistemi ile ilgili rahatsızlık nedeni ile sancılarınız varsa, bu rahatsızlığın tedavi edilmesiyle ağrıların tedavisi de gerçekleştirilmiş olacaktır.