Şeker yüklemesi, şeker yükleme testi, tıbbi deyimle; glukoz tolerans testi (GTT), kişinin şekere olan toleransını gösteren, ölçen bir testtir. Özellikle şeker hastası olabileceğinden şüphelenilen kişilere yapılan şeker yükleme testi kişide şeker hastalığı olup olmadığını gösterir. Bu test sonucuna göre kişi “normal” olabileceği gibi, “şeker hastası olmaya aday”, ya da “şeker hastası” olabilir. Bu test şeker hastası olma riski bulunanlara ve hamilelere uygulanmaktadır.
Kadınlarda hamilelik döneminin öncesinde şeker hastalığı olmadığı halde, hamilelik dönemi içerisinde kanda glikoz, yani şeker seviyesinde bir artış olabilir. Bu durum da anne adayında hamilelik şekerine işaret eder. Bunu anlamak için hamilelik dönemi içerisinde 24 ve 28 haftalarda uygulanan şeker yükleme testi sayesinde yapılan taramalarda bu problemin teşhisi yapılır.
Şeker yükleme testi, her hangi bir nedenle doktorun şüphelenmesi durumunda, vücutta bulunan şeker hastalığının tespit edilebilmesi amacı ile yapılır. Bu test için daha çok, kadının 10 ile 16 saat süreyle aç kalması gerekir. Bir bardak suyun içine 75 gr şeker katılır ve eritilir. Anne adayı bu şekerli suyu içtikten sonraki 2 saat içinde her yarım saatte bir, kan verir. Ancak kan şekerinin düşme riski bulunan kadınlarda, bu 2 saatlik süre 5 saate kadar uzatılabilir. Test tamamlanana kadar annenin çok fazla yürümemesi, hareket etmemesi, herhangi bir şey yememesi ve sigara içmemesi önerilir.
Anne adaylarında şeker hastalığının saptanabilmesi için, 24 ve 28 haftalarda şeker yükleme testi anne adaylarına uygulanır. Bu test hamilelere rutin uygulanan testlerden birisidir. Fakat şeker hastalığı bakımından tehlikeli, riskli olarak kabul edilen hamilelikler, daha yakından kontrol edilir. Bu tür vakalarda şeker yükleme testi daha erken dönemde yapılır ve ihtiyaç duyulması halinde belli dönemlerde tekrarlanır. Yapılan şeker yükleme testi sonucunda ihtiyaç duyulan anne adaylarında teşhisin netlik kazanması için daha ayrıntılı testler yapılır.
Tüm hamileliklerin ortalama olarak % 2’sinde hamilelik ile ilgili şeker hastalığına rastlanır. Bu duruma önlem almak amacıyla hamilelik şeker testi 24 ile 28 hamilelik haftaları arasında yapılır. Bunun için anne adayları, karbonhidrattan zengin olan diyet programına alınır. İlk önce 12 saat açlığın ardından açlık kan şekeri ölçümü yapılır. Ardından hastaya şekerli su verilerek bir saat beklenir. Şekerli suyun etkisini ölçmek için tekrar kan alınır ve sonuç 140 mg/dl üzerinde çıkarsa ardışık olarak üç sefer şeker yükleme testi yapılır. Bu şekilde 4 ayrı kanda çalışılan glukoz sonuçları değerlendirilir. Eğer bu sonuçlardan 2 ya da daha fazlası normalden yüksek saptanırsa gebelikte şeker hastalığı tanısı konur, sadece birisi yüksek çıkarsa gestasyonel diyabet (gebelikte şeker hastalığı) tanısı konur. Uygulanan bu şeker testinin sonucunda şeker hastalığı teşhisi yapılan anne adaylarına özel bir diyet ya da şeker seviyesine göre insülin tedavisi uygulanır.
Şeker hastalığı hamilelik dönemi içinde tüm anne adaylarının ortalama olarak % 5’inde görülmektedir. Ancak normalde şeker hastalığı olmayan ve hamilelikle birlikte şeker hastalığı çıkan kişiler bu hastaların yaklaşık % 90’ını oluşturur. Bunlar gestasyonel diyabet vakalarıdır ve doğum sonrasında genellikle değerler normale döner.
Hamilelik döneminde yapılan şeker yükleme testi sayesinde anne adayına şeker hastalığı teşhisi konduğunda, tedavi amacı ile diyet uygulanır ya da insülin verilir. Bu sayede şeker hastalığının hem anneyi hem de bebeği olumsuz etkilemesi engellenir. Anne adayının insülin kullanımının ardından, kan şekeri düzeyi normale döner. Bunun başarılabilmesi için anne adaylarının insülin tedavisine, ara vermeden devam etmesi önemlidir.
Hamilelikte şeker hastalığının olması durumunda anne adayında;
Ancak bu belirtilerin hangilerinin ne şiddette olacağı ve hangi durumda şeker hastalığından şüphe edilmesi gerektiği konusunda soru işaretleri bulunmaktadır. Bu sebeple her kadın, hamilelik döneminde mutlaka şeker yükleme testi yaptırmalıdır.
Anne adayında hamilelik şekeri söz konusu ise, şeker seviyesini düşürecek diyetler önerilir ve gerekli görüldüğünden insülin tedavisi verilir. Ancak anne adaylarına, hamile olmayan şeker hastalarının kullandığı, ağızdan alınan ilaçlar verilmez. Bunun yerine beslenme düzeninde sağlıklı yönde yapılan değişiklikler, özel egzersiz programları ve en son olarak da insülin verilir. Böyle vakalarda doktor ve diyetisyen beraber çalışır. Aslında çoğu vakada uygun bir beslenme programı ve egzersiz sayesinde anne adayının kan şekerinin normal seviyeye çekilmesi mümkün olur.
Gerekli önlemler alınmadığı ve tedavi uygulanmadığı için anne adayının kan şekeri yükselirse bebeğin aşırı irileşmesi söz konusu olabilir. İri bebek demek; doğum sırasında ve doğumdan sonra çok fazla sağlık sorunu yaşamak demektir. İri bebekler genellikle normal doğumla değil, sezaryen ile dünyaya gelir. Doğumda bebeğin omuz takılması, doğumun daha uzun sürmesi ve bazı doğum travmaları söz konusu olabilir.
Özellikle hamilelikten önce de şeker hastalığı olan anne adaylarının bebeklerinde anomalilerin görülme riski çok daha yüksektir. Ancak normalde şeker hastası olmayan, hamilelik döneminde meydana gelen şeker hastalığında bu etkilerin görülme riski çok daha düşüktür.
Aynı bağlamda hamilelik döneminde preeklampsi denilen yüksek tansiyon sorunlarında da gebelikte şeker hastalığı görülme riski daha yüksek olmaktadır. Böyle vakalarda bebek dünyaya geldikten sonra düşük kan şekeri sorunu meydana gelebilmektedir. Doğumdan sonra bebeğin akciğer gelişimi tamamlanamadıysa, yüksek ihtimalle solunum problemleri meydana gelebilir ve anne karnında ani bebek ölümleri yaşanabilir. Doğumdan sonra ise bebeklerde billuribin yüksekliği, kalsiyum seviyesi düşüklüğü, polisitemi yani bebeğin kan hücrelerinin fazla olması gibi çok sayıda riskli durum görülebilir.
Bazı durumlarda şeker yükleme testi sırasında kan alımı ile birlikte kişiden idrar örneği de alınır. Aslında daha çok eski yıllardaki alışkanlıklar doğrultusunda yapılan bu uygulama günümüz şartlarında çok da gerekli değildir. Ancak bu konuda doktorun takdiri ve öngörüsü önem taşımaktadır.
Her koşulda gebelik döneminde şeker yüklemesi testi yapılması gerekli ve çoğu sorunu önleyici bir uygulamadır.