Kadınlarda seksten, orgazmdan bahsedildiğinde hemen herkesin hakkında az, çok bir şeyler bildiği bir “G noktası” vardır. Kadınların orgazm olması, cinsel ilişkiden zevk alabilmesi için partnerlerinin o G noktasını bulması önem taşıyor. Kadınların cinsel hazzında her daim adı geçen, hep bir efsane şeklinde anlatılan G noktası, tam bir bilmece olma halini koruyor. Peki, nerede bu G noktası ve nasıl bulunur?
Çok merak edilen, sürekli araştırılan, çoğu zaman da yeterli bilgi edinilemeyen G noktası aslında her hangi bir gizem taşımıyor. Cinsellikte haz alabilen kadınların pek çoğu zaten bu bölgenin farkında, ancak tam olarak neresi olduğunu bilmiyor.
İşte bu soruya verilebilecek en detaylı ve açıklayıcı ifade; kadınların vajinasının girişinden yaklaşık 3 – 4 cm içerisinde, vajina üst duvarında, idrar kanalının hemen yanında bulunan dokuya G noktası denir. G noktası, erkekteki prostat bezine benzer şekilde sıvı üretmekte ve kasılma özelliği taşımaktadır. Tam olarak bu alandaki doku G noktası, diğer bir ifadeyle kadınların zevk noktası, haz alma alanıdır. İşte bu noktanın uyarılması sonrasında bu alanda salgı artışı ile birlikte kadında istenen uyarılma gerçekleşmektedir. Bu G noktasında bulunan skene bezleri, tıpkı erkekteki prostat bezi gibi idrar kanalını (üretra) çevreler ve kadının seksten zevk almasını sağlar. Yani aslında kadının zevk kaynağı vajinanın ön (üst) duvarı değil, buradaki bezler ve bezlerin kanal kısımlarıdır.
G noktası elbette ki, ilk insanlar ilişkiye girdiklerinden beri zaten vardı. Ama bunun bir keşfedilme süreci var. Kadınların haz noktası olan G noktası, ilk kez 1950 yılında jinekolog bilim adamı olan Dr. Ernest Gräfenberg tarafından keşfedilmiştir. Ernest Gräfenberg bir dergide yayımladığı makalesinde vajina ön duvarında bulunan hassas bir bölgeden bahsetmiştir.
Bu çalışmanın ardından Alive Kahn Ladas, 1982 yılında bu bölgenin önemine yeniden işaret etmiş ve Ernest Gräfenberg’in keşfine dayanarak bu bölgeye “Gräfenberg noktası” demiş, ardından bu isim kısaltılarak “G noktası (G spot)” şeklinde adlandırılmıştır.
Cinsel ilişki esnasında bu G noktasının bilinçli ya da bilinçsiz olarak uyarılması halinde kadın seksten zevk alır. Ancak bu noktanın cinsel ilişki sırasında aralıksız olarak uyarılması sonucunda öncelikle bir idrar hissi oluşur, uyarılmanın devam etmesiyle ise bu his tarifsiz bir zevke dönüşür.
Peki, cinsel uyarılma olmadan yalnızca G noktasının uyarılması ile bir kadının orgazm olması mümkün müdür? Elbette hayır. Zira öncelikle kadının cinsel uyarılma, cinsel birleşim için hazır olması gerekiyor. Bu bağlamda kadınlar, hiçbir elle uyarı olmaksızın sadece zihninde hayal kurarak dahi orgazma ulaşabiliyorlar. Doğal olarak da tek olay G noktasında değildir, en büyük ve en önemli cinsel organ beyindir.
G noktası, eski dönemlere göre günümüzde çok daha fazla gündemde olan ve değeri de daha iyi anlaşılan bir alandır. Hal böyle olunca da “G noktası nerededir, nasıl bulunur, acaba bu küçük bölgenin büyütülebilmesi mümkün müdür” gibi soruların yanıtları da merak edilir, araştırılır olmuştur. İşte bu sebeple de tıp dünyası bu soruna da bir çare bulmuştur. Şöyle ki; hyaluronik asid ve yağ enjeksiyonu yapılarak “G noktası büyütme (G Shot)” işlemi yapılmaktadır. Bu G noktası büyütme uygulaması cerrahi bir işlem olmadığı için her hangi bir riski de yok denecek kadar azdır. Ancak uygulamanın yapıldığı merkez ve buradaki uzmanların deneyimi çok önemlidir.
Evet, G noktasının varlığı ve ne işe yaradığı bilinen bir gerçektir. G noktası olarak bilinen bu bölge, klitoral sinir ağı uçlarının birleşim noktası ile vajina kanalı arasındaki noktadır. Bu nokta aslında “klitoris sapı” ya da “klitoris son noktası” şeklinde ifade edilen bölgedir.
Olay şu ki; penis vajinadan içeri girdiğinde, klitoris sapı denilen o son noktaya kadar erişebiliyorsa ve ilişkide doğru bir ritim ve basınç da varsa klitoris sapı uyarılır, dolayısıyla da kadın keyif alır. Bu bağlamda G noktası kesinlikle bir efsane değil, elbette ki gerçektir. Ancak G noktası uyarılmadan da kadınların cinsellikten haz almaları mümkün olabilir.
G noktasını bulmak bir bilmece değil, bir efsane değil, aslında bu bölgeyi bulmak bir maceradır. Kadınlar ya da partnerler bu noktayı bulabilmek için vücutta bir keşfe çıkmalılar. Eğlenceli ve bir o kadar da haz dolu bu yolculukla G noktasını bulmak mümkün olur.
Aslında bu bölgeye aralıksız olarak birkaç dakika masaj yaparak yoğun bir orgazma ulaşılabilir. Bu masaj sırasında kadının hissedeceği idrar hissi ve ardından da uyarılma devam ettiğinde müthiş bir haz almak söz konusudur.
Kadın orgazmında bahsi geçen klitoris (Clitoris), pubis tepesini hemen alt kısmında yer almaktadır. Klitoris anatomik olarak değerlendirildiğinde, erkeklerdeki penis başının kadın vücudundaki karşılığıdır. Şöyle ki; klitorisin hemen altında idrar deliği, idrar deliğinin de hemen altında ise vajina girişi bulunmaktadır. Klitoris, dıştan tıpkı bir düğme gibi görülürken, içten ters “Y” harfi gibidir ve hem üstte hem de yanlarda iç dudaklarla çevrili olan bir yapıdır.
Orgazm kaynağı klitoris; ortalama 2 – 4 cm uzunluğunda ve 1 – 2 cm genişliğinde bir gövdeye, 5 – 9 cm uzunluğunda bir çift bacağa, yarım ay ya da üçgene benzeyen 3 – 7 cm uzunluğunda ve süngerimsi özellikte “vestibüler bulbus” ve 2 – 3 mm uzunluğunda baş bölümlerinden oluşmaktadır. Bu klitorisin sadece baş kısmı dışarıdan görülebilir ve bu bölüm en hassas noktadır.
Klitoris, kadın orgazmında çok önemlidir ve haz ile ilgili sinirsel yoğunluğun bulunduğu bölgedir. Cinsel ilişki ya da mastürbasyon sırasında klitoris, tıpkı erkekteki penis gibi sertleşmektedir. Klitorisin içinde zengin kan damarları cinsel ilişki esnasında dolar ve kadın orgazm olur. Çünkü klitoris, kadının penisidir.
Evet, klitoris, kadının penisidir. Ancak kadının orgazm olması için tek koşul da klitorisin uyarılması değildir. Zira cinsel haz, öncelikle zihinsel uyarım ve cinselliğe hazır hissetmek gerekiyor. Bu bağlamda bazı kadınlar orgazmı partnerleri ile ilişki sırasında penisin vajinaya girmesi ile yaşarken, bazıları da sadece klitorisin elle uyarılması ile orgazm yaşarlar. Şöyle anlatalım ki; “Coit” veya “coitus” Latincede cinsel ilişki anlamına gelirken, yalnızca klitoris uyarısı ile orgazm olup cinsel ilişki esnasında ise orgazm olamayan kişilere “coital anorgazmi”, yani klitoral orgazm denir. Ancak klitoral orgazm, modern cinsel terapiler ile kesin olarak tedavi edilebilen bir cinsel işlev bozukluğudur.
G noktası ve klitoris kadının cinsellikten haz almasında çok önemlidir. Kadında G noktası ile vajinal orgazm ve klitoral orgazm bir arada hissedildiğinde cinsellik tam olarak yaşanmış olabilir.