Mevsim geçişlerinde ve özellikle de kış aylarında çocuk, yetişkin hemen herkes bir ya da birkaç kez grip olur. Özellikle de çocuklar, yaşlılar ve hamileler bu grip salgınından çok sık, çok ciddi etkilenebilirler. Genellikle birkaç gün içinde kendiliğinden ya da bazı bitkisel formüllerle geçen grip bazen çok daha şiddetli seyreder ve tıbbi tedaviye ihtiyaç duyulabilir. Kimi zaman soğuk algınlığı ile karıştırılan grip, aslında soğuk algınlığına göre daha ciddi seyreder ve zorlu geçer.
Her mevsim geçişinde, kış başlangıcında gripten korunmak için neler yapılabileceği konusunda fikirler verilmekte, öneriler sunulmaktadır. Aslında gripten korunmanın bilinen tek bilimsel yolu grip aşısı olmaktır. Ancak çocukların ya da hamilelerin grip aşısı olup olmaması konusunda değişik fikirler bulunmaktadır. Anne adayları gebelikte yeme, içme, uyku, dinlenme, çalışma, sosyal yaşam gibi pek faktöre dikkat ederken, bir de grip olmak çok zorlu ve yorucu olur. Ayrıca gebelikte yaşanan küçük ya da büyük her türlü rahatsızlık hem anne adayını hem de bebeği gebelik dışındaki döneme göre çok daha olumsuz etkilediğinden grip de kesinlikle daha şiddetli ve ciddi geçer. Özellikle de gribin bulaşıcı bir hastalık olması anne adaylarının çok daha dikkatli olmasını gerektirir. Çünkü grip olmamak için alınması gereken önlemlerin en önemlilerinden birisi bulaşması muhtemel ortamlardan uzak durulmasıdır. Bu bakımdan tıpkı diğer pek çok rahatsızlığın semptomları, belirtilerinde olduğu gibi grip belirtileri gözlendiğinde de vakit kaybetmeden doktora başvurmak önemlidir.
Her yaştan her bireyin yıl içinde en az bir kere yaşadığı grip, bulaşıcı ve ciddiye alınması gereken bir hastalıktır. Grip en çok burun, boğaz ve akciğerleri etkiler, kişinin yaşam kalitesini düşürür. Kişinin grip olup olmaması, gribe yakalanıp yakalanmaması temas ettiği, maruz kaldığı ortamlar ve bağışıklık sisteminin ne kadar güçlü olduğu ile ilgilidir. Gribe yakalanmamak adına bağışıklık sistemini güçlendirecek bir beslenme ve yaşam biçimi benimsemek gerekirken, gribe yakalanan kişinin de bağışıklık sistemini baskılanmış olur. Grip, neredeyse herkesin kolayca yakalanabileceği bir rahatsızlıkken, gribin semptomları kişiye, duruma, sorunun şiddetine göre değişiklik gösterir. Zamanında önlem alınmayan ve müdahale edilmeyen grip vakalarının tedavisi çok uzun sürebilir, semptomları çok şiddetli olabilir, hatta tedavinin erken bir aşamada gerçekleştirilmediği vakalar ölümle bile sonuçlanabilir.
Grip; öncelikle vücutta hafif kırgınlık, halsizlik, yorgunluk, ardından solunum yollarında ağrı, sızı, nefes almakta zorluk şeklinde kendini gösterir. İlk evrelerinde tedaviye başlanmayan grip vakalarında baş dönmesi, baş ve boğaz ağrısı, burun akıntısı ve giderek şiddetlenen öksürük nöbetleri yaşanır. Tüm bunlara rağmen tedaviye başlanmazsa hastanede yatarak tedaviyi gerektirecek kadar ciddi, tüm vücudu, tüm organları olumsuz etkileyecek bir semptomlar zinciri yaşanabilir. Hastanelere, doktora ulaşımın kolay olmadığı, tedavinin yapılamadığı yerlerde gripten kaynaklanan, ancak şiddetlenince başka hastalıklarla birleşerek şiddetlenen, ölüme uzanan vakalar da yaşanmaktadır.
Grip, gebelikte de, tıpkı gebelik dışındaki dönemlerdekine benzer belirtilerle kendini göstermektedir. Ancak gebelikte anne adayının bağışıklık, sistemi, organları ve tüm vücudu çok daha hassas olduğu için belirtiler daha kısa süre içinde şiddetlenebilir, bebeği olumsuz etkileyecek sorunlar ortaya çıkabilir. Hamilelikte gebelik belirtileri genel olarak;
Hamilelikte grip anne adayı ve bebeği nasıl etkiler?
Hamilelik dönemi mutlu ve heyecanlı bir süreç olduğu kadar, endişeli ve hassas bir dönemdir. Gebelik dışındaki dönemde çok hafif bir şekilde atlatılabilen, gebelik döneminde basit rahatsızlıklar bile çok ciddi seyredebilir, şiddetli semptomlar yaşanabilir. Hamileliğin doğası gereği değişen hormon dengeleri, artan kilo, değişen kan basıncı dengesi anne adayını fiziksel ve ruhsal açıdan hassas bir hale getirir. Bunların yanında bir de grip gibi bulaşıcı bir rahatsızlık yaşamak zorlayıcı olacaktır. Gebelikte yaşanan gribin anne adayına etkileri genel olarak;
Gebelikte gribin bebeğe etkileri ise;
Gribin zamanında tedavi edilmemesi durumu ilerleyen dönemde rahatsızlığın şiddetlenmesiyle birlikte ölü doğum ya da anne adayının yaşamını yitirmesi şeklinde sonuçlanabilir. Ancak bu tür olumsuzluklar çok nadiren yaşanmaktadır.
Gebelikte grip aşısı yapılır mı?
Grip aşısı, kişinin grip olmaması için önlem olarak yapılmaktadır. Bu bakımdan grip olma riski taşıyan kişilerin daha gribe yakalanmadan önce aşı olması önerilir. Ancak gebelik söz konusu olduğunda alınan ilaçlar, yapılan aşılar konusunda çok dikkatli olunması gerekiyor. Gebelikte grip aşısı yapılıp yapılmayacağı konusunda hem olumlu hem de olumsuz yaklaşımlar, fikirler bulunmaktadır. Ancak genel yargı gebelikte grip aşısı yapılmasının sakıncası olmayacağı şeklindedir. Zira gebelikte grip aşısının zararına dair her hangi bir veri bulunmamakta, faydaları bilinmektedir.
Gebelikte grip aşısının faydaları nelerdir?
Grip aşısının yapılması için genellikle Mart ve Ekim ayları tercih edilir. Çünkü ilkbahar ve kış aylarında grip olma riski daha yüksektir. Ancak anne adayları doktora danıştıklarında doktorun uygun bulduğu her hangi bir dönemde grip aşısı yapılabilir. Anne adayları gebe kalmadan önce aşı döneminde grip aşısı olmuşlarsa gebelik boyunca gripten korunabileceklerdir. Ancak en son bir önceki sezon başında aşı yapıldıysa ve gebelik sonraki döneme denk geliyorsa yeniden grip aşısı yapılması önerilir.
Gebelikte grip aşısı ile ilgili kaygılar nelerdir?
Gebelikte doğal uygulamalar ve yaklaşımlar dışındaki her bir uygulamaya şüphe ile yaklaşılmaktadır. Bu bağlamda gebelikte grip aşısı ile ilgili de bazı şüpheler bulunmaktadır. Çok sık olmamakla birlikte gebeliğin erken dönemlerinde yapılan grip aşısı düşüğe yol açabiliyor. Bununla birlikte grip aşısı üreten bazı ilaç firmaları aşının bir bileşeni olarak cıva kullanmakta ve cıva gebelikte kesinlikle güvenli olmayan bir maddedir.
Gebelikte grip aşısı yaptırmadan önce dikkat edilmesi gerekenler