Tüp bebek tedavisi, tıbbi bakımdan incelendiği zaman, zor bir tedavi yöntemi olarak sayılmaz. Hastaların gün içerisinde yaptığı işler hiçbir şekilde aksamaz, eşler hayatlarına eskisi gibi devam edebilir. Tüp bebek tedavisinde uygulanan işlemlerde, anne ve baba adayları herhangi bir ağrı veya acı hissi duymazlar. Hastanede kalmaya gereksinim duyulmadan, tedavi ve kontrollerin ardından evinize taburcu edilirsiniz.
Günümüzün teknolojisi ve şartları içerisinde tedavi süreci ve zorluklar en az düzeye indirilmiş, ağrısız, acısız bir sistem hastaların hizmetine sunulmuştur. Bu nedenden dolayı, her ne kadar sıfır rahatsızlık güvencesi verilmese bile, normal hayatı fiziksel açıdan etkilemeyeceği net bir şekilde kabul edilmektedir. Tüp bebek tedavisinin rastlanan tek zorluğu, psikolojik açıdan olabilir. Sonuç itibari ile tüp bebek tedavisi, yeni tıp teknoloji ve tekniklerinin ilerlemesi ile ağrısız ve acısız, oldukça konforlu ve rahat bir üreme sistemi yöntemidir.
Tedaviye başlamadan önce yapılması gereken en önemli iş, aileye başarı oranı ve başarısızlık oranlarından bahsetmektir.
İlk deneme başarısızlıkla sonuçlanırsa 2. denemeye başlanabileceği ve böylece olumlu cevaplar alınabileceği aileler tarafından bilinmelidir.
Tüp bebek zor bir tedavi değildir, hastaların psikolojik durumları esas zorluğu oluşturmaktadır.
Hastaları tüp bebek tedavisindeki psikolojik durumları çok daha fazla etkilemektedir. Tedavinin asıl zorluğu da buradadır. Normal şartlarda tedaviye başlayan her çift bilir ki asla %100 başarı yoktur. Buna rağmen çift kendini başarıya şartlayabilir, bu durumda da hayal kırıklığı yaşayabilir. Tedavi sonrası hamile kalmak da kalmamak da çok normal sonuçlardır. Hastaların kendilerini umutsuzluğa sürüklememesi gerekir. Zaten çoğu hasta için hamile kalmamak daha olası bir sonuçtur. Tüm bu olumsuzluklar göz önüne alınarak aslında tüp bebek tedavisinin sadece bir deneme yöntemi olduğu bilinmelidir. Başarısız denemeler sonucu umutsuzluğa kapılmak yerine yeni denemeler için biraz daha umutlu olmak gerekir.
Kadının doğurgan kalmasının da belli bir yaşı ve süresi vardır genç yaşlarda yapılabilecek her türlü deneme sonuna kadar yapılmalıdır ki verimini kaybetmiş bir yaşta anne olmak için harcanan çabalar daha da üzücü olabilir.
Hamileliği sağlayabilmek amacı ile uygulanan bu tedavi yöntemi, kadına acı vermeyen ve herhangi bir yan etkisi bulunmayan bir tedavi yoludur. Ancak bu dönem içerisinde psikolojik desteğe gereksinim duyan çiftler için biraz yıpratıcı olabilir. Tedavinin başından ve uygulanan aşamalar esnasında, çiftler psikolojik yardıma ihtiyaç duyabilir. Bu tedavinin uzun soluklu olması sebebinden dolayı, anne ve baba adayının çevresinden alacağı maddi ve manevi desteklerde çok önemlidir. Tedavi süreci çiftler için zorlu bir yol olarak görülse de, tedavinin tamamlanmasının ardından, hasretini çektikleri bebeğe kavuşan çiftler, o zamana dek çektikleri bütün sıkıntı ve acıları unuturlar.
Tüp bebek tedavisi uygulanırken, yalnızca yumurta toplama aşamasında kadınlara genel veya lokal anestezi verilmektedir. Bu uygulamanın yapılmaması halinde, kadının canını yanacağını kaçınılmaz bir gerçektir. Tüp bebek tedavisi ilk uygulandığı dönemlerde anestezi uygulanmadığından, yumurta toplama işlemi kadına fazla acı veriyordu. Kadınların bu etki yüzünden yapılan işlemden uzak durması ile günümüzde anestezi uygulanıp, yumurta toplama evresi bu şekilde gerçekleştirilmektedir. Bu aşamada lokal anestezi, genel anesteziden daha çok tercih edilir.
Tedavinin sonunda başarı istenildiği halde, bu tedavinin de kendine özel riskleri ve komplikasyonları mevcuttur. Ancak bu tedavi esnasında meydana gelebilecek risklerinde, eşler tarafından bilinmesi gerekmektedir.
Tüp bebek tedavisi yaptırmaya karar veren, anne ve baba olmak isteyen adayların tedavi sırasında ki adımlarda olumsuz bir durum geliştiği zaman, uygulanan tedavi derhal yarıda kesilir. Tedavinin ilk kısmında, yani yumurta toplama adımında, çok az da olsa meydana gelebilme ihtimali olan, karın içi kesilme riski vardır. ( Çok çok ender rastlanan bir durumdur ) Bu halde vücutta enfeksiyon gelişmesi meydana çıkabilir. Bunun haricinde tüp bebek tedavisinde risk olarak ifade edilen, birden çok embriyo nedeni ile çoğul hamilelikler de ortaya çıkabilmektedir. Çoğul hamileliğin oluşması ile erken doğum, yüksek kan basıncı ve kanama gibi yan etkiler oluşabilir. Bu nedenden dolayı da, gerekli tedbirlerin alınması gerekir. Bu durum anne adayının ve bebeğin riske girmesine sebep olur. Bu risklerin dışında, yumurtalıkların aşırı uyarılması ile alakalı olarak, farklı etkilerde sorunlar ortaya çıkabilir. Bunların içerisinde karında şişkinlik, mide bulantıları ve kusma, karında ağrıların meydana gelmesi, idrar yaparken zorlanma, nefes darlığı gelişmesi gibi olumsuzluklar sayılabilir.
Bir takım etkenler sonucunda başarılı olamayan tüp bebek denemesi yaşanması halinde, anne ve baba adayları için son derece üzücü bir gelişme yaşanır. Tüp bebek tedavisi, anne ve baba adaylarını gerek manevi açıdan, gerek ise maddi açıdan zor şartlara iten bir durumdur. Ancak gene de elde edilen bu başarısızlığın sonrasında, anne ve baba adaylarının umutsuzluğa kapılmaması ve bu durumu nasıl aşabileceklerini düşünmeleri gerekir. Yapılacak ilk uygulamanın sonrasında başarısız olunması, bundan sonra yapılacak olan denemelerde başarısız olacağı anlamına gelmez. Bunun nedeni de, anne ve baba adaylarına uygulanan ilk 4 denemede içerisinde ki başarı şansının, birbirine eşit olmasıdır.
En az bir sene süreyle düze bir şekilde korunmasız cinsel ilişkiye girilmesine rağmen anne ve baba olmak isteyen adaylarda hamilelik meydana gelmezse, anne ve baba adayları ilk olarak İnfertilite yani kısırlık alanında uzman bir doktora danışmalıdır.Bu kısımda tetkiklere baba adayına uygulanacak sperm tahlili ile başlanmaktadır. Bu basit ve pratik yöntem ile baba adayının sperm sayısı ve sperm kalitesi değerlendirilir. Anne adayının adet düzeni belirlenip, ultrason aracılığı ile bakılarak yumurta rezervi ve rahmin ne durumda olduğuna bakılır. Gereklilik halinde hormon değerlendirilmeleri yapılarak, rahim filmi çekilmektedir. Bu tetkiklerin neticesinde anne ve baba adayının hangi yöntemler uygulanırsa hamilelik elde edebileceği ve bunların sonucunda çocuk sahibi olacağı basitçe belirlenebilir.