Menopoz dönemi yumurtalıklarının işlevini tamamlaması ve artık adet dönemlerinin sona ermesi anlamına gelmektedir.
Menopoza giren kadınların 12 ay boyunca adet görmemesi gerekir. Ancak adet görememeye farklı sorunlar da sebep olabilir. Bundan dolayı bir doktora başvurmak gerekmektedir.
Menopoz birden bire yaşanan bir durum olmamaktadır. Menopoz belirtileri, menopoz başlamadan başlar. Vücutta çeşitli değişimler meydana gelir, bu süreçten sonraki dönemde ise kadın nihayetinde menopoza girer. Geçiş dönemi yaklaşık olarak 20 yılda tamamlanır. İlk önce yumurtlamada azalma meydana gelir. Gece terlemeleri oluşur.
Adet düzensizlikleri başlar, gerginlik ya da ateş basması meydana gelir. Bu belirtiler 6 aydan fazla sürüyor ise, bir uzmana başvurmak gerekmektedir. Bu şekilde hormon testleri yapılabilir ve menopoza girilip girilmediği öğrenilebilir. Bunun dışında şayet adet, 1 senedir görülmüyor ise menopoz teşhisi koyulabilir.
Menopoz döneminin ilk ve en önemli belirtisi, adet düzeninde meydana gelen bozulmadır. Adet döneminde meydana gelen kanamalarda azalma olur. Yumurtlama azaldığı için gebe kalma şansı yok denecek kadar azdır. Östrojen hormonun salgılanması azalır. Bu sebeple de çeşitli belirtiler ortaya çıkar. Ateş basması, çarpıntılar, kızarıklıklar gibi. Bu belirtilerin her kadında görülmesi şart değildir. Bazı kadınlar bu belirtileri çok şiddetli yaşarken, bazılarında herhangi bir belirti görülmeyebilir.
Menopoz döneminde zaman geçtikçe belirtiler de azalma meydana gelir. Menopozun belirtileri yalnızca fiziksel değildir. Psikolojik olarak da çeşitli belirtiler ortaya çıkabilir. Kadın daha gergin olabilir, ilerleyen durumlarda depresyon dahi görülebilir. Uyku düzeni bozulduğu için bir sinir bozukluğu görülebilir.
Bunların dışında baş ağrıları, cinsel açıdan soğuma ya da kasık ağrıları ortaya çıkabilir. Bu belirtiler genellikle kadınların birçoğunda mevcuttur.
Menopozda ortaya çıkan belirtilerden bazıları ise lokaldir. Cinsel ilişki aşamasında ağrı duyulması, lokal belirtilerden biridir. Bunun sebebi de östrojen hormonun azalmasıdır. Vajina ıslaklığını kaybeder. Vajenin inceldiği gözlemlenir ve artık eskisi kadar elastik değildir. Bundan dolayı da cinsel ilişkide çeşitli sorunlar yaşanır. Kanama dahi görülebilir.
Uzun vadede ortaya çıkan belirtiler ise; kemik erimesi ya da kalp ve damar hastalıklarının ortaya çıkması olarak sayılabilir. Tüm bu belirtiler kadınlık hormonu olan östrojenin azalmasına bağlıdır.
Bu hormonun azalması sebebiyle kırıklar ve kemik kayıpları meydana gelebilir.
Kısaca:
Menopoz belirtilerinin ne kadar süreyle devam edeceği ya da hangi yoğunlukta yaşanacağı kişiden kişiye değişkenlik göstermektedir. Kimi menopozdaki kadınlarda 10 yıl süresince görülebilirken, bazı kadınlarda 1 yıl içinde kendiliğinden kaybolmaktadır.
Menopoz dönemindeki kadınlara menopoz tedavisi uygulanmaz. Bu konuda ortak olarak varılan görüş ise; orta şiddette ve yüksek şiddette menopoz belirtileri yaşayan kadınlara menopoz tedavisine başlanması gerektiğidir.
Menopoz döneminde herhangi bir belirti yaşamayan kadınlara bu tedavinin uygulanması önerilmez.
Herhangi bir ilaç ya da cerrahi girişim kaynaklı olmayan ve kendi doğal döngüsünde yaşanan menopozdur.
Cerrahi girişim ile yumurtalıkların çıkarılması sebebiyle menopoza girilmesidir. Şayet yumurtalıklar ve rahim beraber alınırsa, operasyon ardından menopoz belirtileri başlamaktadır.
Sadece rahmi alınan ancak yumurtalıkları alınmayan kadınlar ise menopoz dönemine girmezler. Ancak rahim olmadığı için kanama meydana gelmez. Fakat yumurtalıklarda hormon salgılanması devam eder.
Kemoterapi ya da radyoterapi gibi kanser tedavileri sebebiyle yumurtalıklarda hasaroluşur. Bu sebeple de menopoz dönemi başlar.
40 yaşından önce adetler kesiliyor ise, menopoz dönemine erken girilmiş demektir. Erken menopoz istenmeyen bir durumdur. Ancak erken menopozun ertelenmesi adına çeşitli tedavi yöntemleri mevcuttur. Bunun için de mutlaka doktora başvurmak ve tahmini menopoz yaşını öğrenmek ve gerekli ise tedavilere başlamak gerekir.
Perimenopoz ise, menopoz belirtilerinin görüldüğü ve son adet kanamasının 1 yıl sonrasını ifade eden dönemdir. Menopoz dönemine ait belirtiler başlar ancak adet devam etmektir.
Menopoz dönemi, her kadının yaşadığı ve doğal olan bir süreçtir. Kadınlar dünyaya belirli bir yumurta rezervi sayısı ile gelirler. Bu rezervler her geçen ayda adet döngüsü ile birlikte azalır. Menopoz dönemi de bu rezervlerin bittiği dönemdir. Artık adet görülmez.
Menopoz belirtileri östrojen ve progesteron hormonlarının azalması kaynaklı olarak meydana gelir. Menopoz tedavisi için ise bu hormonlar kullanılır. Eksilen hormonlar yerine konularak menopoz belirtilerinin azaltılması amaçlanır.
Bu sayede düşen yaşam kalitesi yeniden yükseltilir.
Östrojen tedavisi iki yöntemle yapılabilir. Cilde yapıştırılan formda ya da ağızdan olarak tedavi gerçekleştirilebilir.
Menopoz tedavisine ek olarak kalsiyum ve progesteron takviyesi yapılabilir. Cilde yapıştırılan formları ise 3 günde bir ya da haftada bir yenilenmelidir. Bu formların ne zaman değiştirileceğine doktor karar vermektedir. İlaca göre değiştirilme süresi de değişmektedir. Östrojen tedavisi sayesinde Alzheimer hastalığı ve bağırsak kanseri riskinde azalma meydana gelir. Aynı şekilde kalp ve damar hastalıklarında da azalma meydana gelmektedir.
Östrojen tedavisi sayesinde; Ağrılı ilişki, yanma, kaşıntı gibi sorunlar 1 sene içerisinde düzelmektedir.
Ancak bu tedavi herkse uygulanmaz. Örnek olarak karaciğer hastalarına uygulanmaz. Rahim ya da meme kanseri olan kişilerin ise mutlaka doktor kontrolünde bu tedaviye başlaması gerekmektedir.