Hamilelik dönemi, bir kadının rahminin içerisinde yer alan bebeğin oluşu ve doğumu ile tamamlanan bir süreçtir. Bu süreç içerisinde anne adayına çeşitli laboratuvar testleri yapılmaktadır. Bu testler, hamileliğin oluştuğu ilk zamandan itibaren, doğum dönemine dek hamileliğin ilerleyişi ve annenin durumu ile ilgili, bilinmesi gereken yararlı bilgileri sunar. Yapılacak olan testlerin bir kısmı, hamileliğin belirli dönemlerinde yapılır. Diğer testler ise, hamilelik döneminde ortaya çıkan veya meydana gelme ihtimali söz konusu olan sorunlara yönelik olarak, uygun görülen durumlarda yapılmaktadır. Hamilelik dönemi boyunca anne adayına yapılan bu testler, hamile anne adayının yaşı, yaşam tarzı, kendi ve eşinin kişisel ve aile geçmişi doğrultusunda talep edilmektedir.
Hamilelik dönemi boyunca anne adayına yapılacak olan ilk test, hamileliğin var olup olmadığına dair durumu belirlemek amacı ile yapılır. Döllenme genel olarak adet döneminin ortalarında gerçekleşir. Hamilelik testleri ise, döllenmenin oluşumundan sonra ortalama 15 gün sonra, kadının adetinin gecikmesi halinde netlik kazanır. Bu testler, idrar ile beraber, şüpheli durumların olması halinde aynı zamanda kandan da yapılabilmektedir.
Bu testler, herkese göre değişiklik göstermektedir.
Bu testler ilk muayenede, anne adayına yapılabilir.
Evet vardır. Hamilelik döneminin 3. İle 4. Ayları arasında anne adayına önerilen özel kan testleri mevcuttur. Annenin kanında yer alan değişik kimyasalların seviyeleri, bebekte bir takım özel durumları (ör; Down sendromu, spina bifida) saptama konusunda doktorlara yardımcı olmaktadır.
Farklı testler, anne kanında bulunan değişik hormon ve proteinlerin değerlerini ölçerek ve bunları birleştirerek, tarama sistemi şeklinde de kullanılmaktadır. Tarama testleri neticesinde alınan sonuçlar, hastalıkları kesin bir şekilde göstermemek ile beraber, bu konu hakkında sadece fikir sahibi olmaya yardımcı olmaktadır.
Tarama testlerinde HCG( insan koryonik gonadotropin) ve AFP (alfa fetoprotein) kullanılması durumunda ikili test, buna östriol takviye edilir ise üçlü test, inhibin A ilave edilirse dörtlü test olarak ifade edilir. İkili test 11-14, üçlü test veya dörtlü test 16 ile 19 haftaların içerisinde bulunulduğu zaman, anneden kan alınarak yapılmaktadır.
Anne adayına yapılan kan testlerinin dışında, hamilelik dönemi içerisinde teşhis etme amacı ile kullanılan diğer yöntemler ise;
Bu yöntemler hakkında kısaca bilgi verecek olursak;
Erken hamilelik dönemi içerisinde hamileliğin tespiti, büyüklüğü, canlı olup olmaması ile başlayarak, ultrasonografi bütün hamilelik dönemi boyunca doktorlara yardımcı olan bir organdır.
En çok, 18 ile 23 haftalar arasında pek çok anne adayına detaylı bir şekilde ultrasonografi testleri yapılmaktadır. Bu haftalar, hamilelik dönemi içerisinde çok fazla miktarda organ ve sistem ile ilgili fikir edinilebilecek en uygun olan süreçlerdir. Böyle bir araştırma neticesinde bebeğin içerisinde yer aldığı suyun oranı, bebeğin başı, omurgası, kalbi, kolları ve bacakları, midesi, idrar torbası ve böbrekleri, anne ile bebek arasında besin alışverişini sağlayan plasentanın durumu ve konumu incelenerek, bebekte var olabilecek yapısal anormalliklerin büyük bölümü tespit edilmektedir. Ancak Down sendromu gibi kromozomal bozukluklar, ultrasonografi ile saptanamayabilmektedir.
Bu test, hamileliğin 3 ile 4. ayları arasında tavsiye edilen bir Down sendromu tarama testidir. Bebeklerin ensesindeki kalınlık, ultrasonografi yardımı ile ölçülür. Down sendromlu olan bebeklerin, ense kalınlıkları fazladır. Bu kalınlık, olması gerektiğinden daha fazla olması halinde, hastaya amniosentez tavsiye edilebilir. Ense kalınlığı ölçümü, ikili test ile beraber birleştirilerek teşhis amaçlı kullanılabilir
Bu 2 yöntem, bebeğin ultrasonografi ile inceleme altına alınarak, içinde bulunduğu sudan bir miktar sıvı ya da göbek kordonundan kan alınarak yapılmaktadır. Amniyosentez, 15-19 haftalar arasında uygulanır. Sıvıda bulunan deri hücrelerinden, bebeğin hücreleri üretilerek bebeğin genetik araştırması yapılır. Test sonucu 1 ayda çıkar, işlem % 0,5-1 oranında düşük riski taşımaktadır. Bu yöntem, tarama testlerinde riskli sonuç çıkan gebelere, ileri yaş annelere veya bebeğinde genetik bozukluk riski olanlara tavsiye edilir. Kordosentez, hamileliğin 18-22. haftaları arasında yapılabilir. Düşük riski amniyosenteze göre daha fazladır.
Bu yöntem, genel olarak hamileliğin 2. Ayı ile 3 ayı arasında uygulanır. Yapılan testin sonuçları, bir iki gün içerisinde çıkar. Fakat sonuç, amniyosentez kadar net değildir ve yöntem daha güçtür. Bu testte, anne ile bebek arasında besin alışverişi sağlayan plasentanın kendisinden örnekleme yapılmaktadır. Düşük riski ortalama % 1 ile % 2 arasındadır.