Bu sayılan hastalıklar ve bunun gibi birçok hastalıkta, tüp bebek tedavisi PGD uygulamaları ile dünyaya sağlıklı bebeklerin getirilmesi amacı ile çalışmalar yapmaktadır. Genellikle risk grubu bu anlamda oldukça fazla bir şekilde değerlendirileceğinden dolayı, uygun olan yöntemin başlatılacağı görülecektir.
Akraba evliliklerinde, genetik sorunu olan ebeveynlerin olması halinde, dünyaya gelmiş diğer çocukların anomalili olmasında, taşıyıcılığı olan hastalıkların çiftlerde var olması gibi binlerce nedenin varlığından dolayı, tüp bebek tedavileri ile genetik tanı uygulaması başlatılarak, sağlıklı bebeklerin dünyaya gelebilmesi amaçlanmaktadır. Bu tarz problemlere sahip olan kişiler, kendi kendine hamileliği elde edememektedirler. Genetik kodlaması sıkıntılı olan embriyo, anne bedenine tutunmakta güçlük yaşamakta ve tekrarlayan düşükler ile kısırlıkta etken olabilmektedir.
Hem dünyaya bebek gelebilmesi hem de tedavi edilmesi pek mümkün olamayan hastalıklardan yoksun olabilmesi amacı ile tüp bebek uygulamaları sayesinde, sağlıklı embriyoların diğer embriyoların içerisinden seçilmesi istenir. Bu sayede anne rahmine aktarılacak olan embriyo, tutunma şansı bulacak ve sağlıklı gelişimini annenin vücudunda devam ettirebilecektir.
Tedavi edilmesi pek mümkün olmayan birçok hastalık, dünyaya gelen nesil için oldukça önemli olarak kabul edilir. Çiftler hem bebek sahibi olmak, hem de sağlıklı bir çocuğa sahip olmak istemektedirler. Yinelenen düşüklerin gerçekleşmesinin ardından yaşadıkları hayal kırıklıkları artarak, bebek sahibi olma özlemi daha da büyümektedir. Gerçekleştirilen bütün denemelerden başarı elde edemeyen eşler, tüp bebek tedavisi için merkezlere başvurmaktadır. Çiftlerin geçmişi incelendiği zaman, genellikle ortaya genetik anlamda uygun olmayan kodlamadan dolayı embriyoların tutunamadığı gözlemlenir. Bu durum akraba evliliklerinde, kalıtsal hastalıkları olanlarda, kadın yaşının büyük olması ile hamilelik elde edilmiş ise, daha çok açığa çıkmaktadır.
PGD ile daha önceden dünyaya gelmiş olan kardeşe, doku uyumlu kardeş seçime imkanı bulunmaktadır. Talasemi, lösemi gibi hastalıklarda kök hücre nakli için umut yeni doğacak kardeş olabilmektedir. Tıp mucizevi bir şekilde tüp bebek tedavisinde bu yöntemi devreye sokarak; hem yeni doğacak olan bebeğin ileri boyutta hastalığının olmaması adına embriyonun seçimine, hem de dünyaya gelmiş olan kardeşe doku uyumuna olanak sağlanmaktadır.
Cinsiyet seçiminin yapılması, soyun devamı ve doğanın kanunu için doğumlardan önce belirlenmesi yasal olmayan ve yasak olan bir tekniktir. Etik ve yasal olmayan bu konu, bazı durumların meydana gelmesi halinde ihtiyaç haline gelebilmektedir. Tedavisi zor veya mümkün olmayan bir takım hastalıklar, belirli bir cinsiyete özgü olabilir. X ve Y kromozomları için farklı genetik kodlamada hastalıklar bulunabilir. Tıpta bu durumun açıklaması bulunuyor ise, cinsiyet de seçilebilecek ve bu sayede önlenmesi mümkün olmayacak bu hastalığın daha anne karnına transferi gerçekleştirilmeden önüne geçilmiş olacaktır.
Klasik yol ile tüp bebek tedavisinde döllenmeye imkan sağlayıp uygun şartlarda embriyonun transfer edilmesi mümkündür. Bu yol ile hamile olabilecek çok sayıda kadın bulunmaktadır. Bu sayede de, mucize şekilde sağlıklı bebekler dünyaya getirebilmişlerdir. Ancak bazı durumlarda, embriyo anne karnına tutunamaz ve implantasyon problemleri ile karşılaşılır. Vücut bebeği dışlayabilir, genetik hatalar sebebi ile bünyesine kabul etmeyebilir. Bu tarz sorunlarda, zaten yinelenen düşükler ortaya çıkarak, implantasyon sorunları sebebi ile sağlıklı bebekler dünyaya gelemez. PGD ile seçilen kaliteli embriyo, vücut dışında gelişim gösterdikten sonra seçilerek, anne rahmine transfer edileceğinden dolayı, başarı şansıda doğal olarak ciddi anlamda artacaktır.
Beklenilen başarı % 97 civarında oldukça yüksektir. Bu yöntemi yapan kurumun kaliteli olması halinde, uygulayıcı kişilerin uzmanlığında beklenen şekilde tedavi ilerleyerek sonuçlar olumlu ve gayet güvenilir olacaktır.