Bir bebek sahibi olmak kadınların hayalidir, en çok istedikleri durumdur. Ancak 9 aylık hamilelik döneminin pek çok değişikliğe yol açması, fiziksel, ruhsal, duygusal değişimler anne adayı için sıra dışı ve çoğu zaman endişe uyandırıcıdır. Zira kadınlar genellikle hayatları boyunca en kısa sürede en fazla kiloyu gebelik döneminde alırlar. Alınan bu kiloların da doğum sonrasında nasıl verileceği, özellikle çok büyüyen, genişleyen karın bölgesinin nasıl eski fit, sıkı haline dönebileceği sorusunun cevabı kadınlar tarafından çok merak ediliyor. Doğum yapan pek çok kadın, mümkün olduğunca diyet listeleri uygulamasına ve egzersizler yapmasına rağmen göbek bölgesinde bir miktar yağ kütlesi kalıyor olması da kadınlar için ciddi bir sorun. İşte bunu önleyebilmek, engelleyebilmek, en kısa sürede eski haline dönmek için pek çok yöntem denenir. Bunlardan en sık tercih edilenlerden birisi de doğumdan sonra korse kullanmaktır.
Göbek sarkmasını önlemek için korse
Gebelik dönemi içinde anne karnındaki bebek büyüdükçe anne adayının karnı da büyümekte, göbek genişlemektedir. Doğum normal de olsa, sezaryen de olsa doğumdan sonra göbekte sarkma, karın bölgesinde yağlanma oluyor. Bu sebeple de birçok yeni anne, doğumdan hemen sonrası için egzersiz ve/ veya korse kullanmayı planlar.
Bu bağlamda hiç tartışmasız ki, her yaşta, her insanda olduğu gibi, doğum sonrasında da karın, göbek ve aslında tüm vücut şeklini formda tutmak için en faydalı yöntem düzenli olarak egzersizdir. Doğumdan sonra yapılması uygun olan, yapılması gereken karın ve tüm vücut egzersizleri göbeğin ve vücudun kısa sürede forma girmesine yardımcı olacaktır.
Ancak yaygın inanışın tam tersi şekilde normal ya da sezaryen doğumun ardından karın bölgesini sımsıkı tutan, saran korseleri kullanmanın karnın düzelmesinde, şekle girmesinde, göbeğin erimesinde hiç bir faydası olması beklenmez. Çünkü burada problem, gebelik sırasında alınan kilolara bağlı olarak karın bölgesinde, göbekte yağ birikmesi ve karın kaslarının gücünü, hacmini kaybetmesidir. Hal böyle olunca bu iki problemin en doğru çözümü, doğru karın kası egzersizlerinin düzenli olarak yapılmasıdır.
Bu egzersizlerin hiç aksatmadan yapılması ve beslenmede daha sağlıklı, daha düşük kalorili besinlerin tercih edilmesi ile çoğu zaman eskisinden daha iyi bir karın şekline, dümdüz bir karna sahip olmak mümkündür. Bu bağlamda korse kullanmanın gebelikte alınan kiloları ve karın bölgesinde biriken yağları eritmesi imkansızdır. Hatta piyasada “zayıflatıcı korse” adıyla satılan, çok ciddi tutarda para gerektiren korseler de hiçbir şekilde göbek yağlarının erimesine fayda vermez.
9 aylık hamilelik süresince aşırı esneyen, genişleyen ve kuvvetini kaybeden karın kasları korse kullanılarak güçlendirilemez. Bu bağlamda korse kullanırken karın ve göbek şeklinde fark edilen değişiklik, düzlük doğumdan sonra verilen kilolardan ve korsenin göbeği sıkıştırmasında kaynaklanmaktadır. Yani korse; zayıflatmaz, yağları eritmez, inceltmez. Ancak doğumdan sonraki ilk aylarda dışarı çıkarken elbiselerin, eteklerin, pantolonların daha estetik durması için korse kullanmakta sakınca yoktur. Fakat bu ince ve düz karın görüntüsü korse, çıktıktan sonra kaybolacaktır. Bu bağlamda karın bölgesinde kalıcı düzelme isteyen annenin düzenli egzersiz ve doğru, sağlıklı, dengeli beslenme uygulaması en sağlıklı, gerçekçi çözümdür. Egzersiz ve sıkı bir sağlıklı beslenme programı olmadan korsenin hiçbir faydası olmayacaktır.
Korse kullanımına dikkat!
Korseler, bir süreliğine, geçici olarak daha sıkı ve fit bir görünüm verebilir. Çünkü vücuttaki fazlalıkları sıkıştırarak daha ince görünmeye, daha dar kıyafetlere girmeye olanak tanır. Ancak kadının kendi bedeninden daha küçük, dar, sıkı, vücudun nefes almasına izin vermeyen bu korselerin çok uzun süreli kullanılması bel sağlığı açısından çok zararlı olabilir. Zira kadının belinin etrafındaki kaslar uzun süre sıkıştırıldığında gücünü kaybeder, kas tutulmaları ve bel ağrıları yaşanabilir. Bu sebeple hiçbir kadın ve özellikle de yeni doğum yapmış bir kadın, asla doktora danışmadan korse kullanmamalıdır. Eğer korse kullanmayı düşünüyorsa da gün içinde bir kaç saati geçmemelidir, gece ise asla kullanılmamalıdır. Bu kapsamda korse seçerken de korsenin çok sıkı olmamasına ve mutlaka pamuklu olmasına özen gösterilmelidir. Ancak herhangi bir bel fıtığı, omurga problemi, eklem ve kas sorunları olan kadınlar kesinlikle ortopedi veya beyin cerrahisi uzmanına danışmadan korse kullanmamalıdır.
Hamilelikte korse kullanılır mı?
Hamilelik dönemi, bir kadının yaşamı boyunca fiziksel, ruhsal, psikolojik açıdan en hassas olduğu, hemen her şeye en fazla dikkat etmesi gereken dönemdir. Bu dönem için yedikleri, içtikleri, ne kadar uyuduğu, ne kadar egzersiz yaptığı, neler giydiği de çok önemlidir. Hamilelikte özellikle dar, sıkı, vücudun hava almasına izin vermeyen pantolonlar, etekler, kemerler asla tercih edilmemelidir. Bu bağlamda gebelik dönemi boyunca kesinlikle ve kesinlikle korse kullanılmamalı, korse özelliği olan vücudu sıkan her türlü giysiden de uzak durulmalıdır. Çünkü bu dönemde korsenin hiçbir faydası olmayacağı gibi, aksine karın içerisine doğru basınç oluşturarak bebeğin gelişimi için zararlı da olabilir.
Sezaryen sonrası göbek sarkması kalıcı mıdır?
Ne zaman bir kadın sezaryen doğum yapacak olsa, çevresindekilerden ilk olarak göbeğinin sarkacağı, asla eski haline dönemeyeceği, her sezaryen doğumun göbekte yağ tabakası bıraktığını duyar. İşte bu yanlış inanışlar da anne adayının endişelendirir. Ancak doğum sonrasında göbeğin sarkması ya da yağların kalıcı olması gibi bir durumun sezaryen ya da normal doğumla bir ilgisi yoktur. Zira sezaryen veya başka bir ameliyat göbekte kalıcı olarak yağ birikmesine, sarkmalara neden olamaz. Bu durum tamamen kadının doğumdan sonra spor ve egzersiz yapıp yapmaması, sağlıklı beslenip beslenmemesi ile ilgilidir. Kadın, gerekli egzersizleri düzenli olarak uygular ve doğru bir beslenme programını takip ederse hamilelikten kaynaklanan göbek yağlanmasının kısa sürede üstesinden gelebilir.
Doğumdan sonra karın ve göbek yağlarını eritmek için en etkili egzersizler
Eğer karın kaslarının güçlenmesi, karın bölgesinde biriken yağların yakılması isteniyorsa kesinlikle en etkili egzersiz mekik olacaktır. Ancak 9 aylık bir süre içinde alınan 10 – 15, hatta daha fazla kilonun yok edilebilmesi için çoğunlukla mekik tek başına yeterli olmaz. Aslında sadece göbek bölgesindeki yağları eritmek, bölgesel yağ yakma (bölgesel kilo eritme) diye bir şey çok da mümkün değildir. Bu sebeple de bütün vücudu çalıştıracak ve yeterli düzeyde kalori harcanmasını sağlayacak egzersizler yapılması çok daha mantıklıdır.
Bu bağlamda gün içinde sabah aç karnına ya da akşam uyumadan önce bir defada çekebileceği kadar çok mekik çekmek, haftada en az 3-4 gün yarım saat, 45 dakika yürüyüş yapmak ya da 30 dakika koşmak bütün vücudu çalıştırarak göbek yağlarının erimesini sağlayacaktır. Hamilelikte sadece bir bölge değil, aslında az ya da çok tüm vücut kilo alır ve yürüyüş, koşu, yüzme gibi sporlar da tüm vücudu çalıştırır. Ancak düzenli ve doğru, sağlıklı beslenme kurallarına uyulmadıkça tek başına egzersizler de çoğunlukla fayda vermeyecektir.
Sezaryenden sonra spora ne zaman başlanmalı?
Sezaryen doğum yapanlar, bir ay sonrasında doktor muayenesine giderler. Eğer doktor her hangi bir sakınca görmezse bu sürenin sonunda spora başlanabilir.