Hamilelik dönemi kendi içinde pek çok güzel gelişmeyi barındıran bir süreç olmakla birlikte, anne adayı için pek çok zorluğu da beraberinde getirmektedir. Öncelikle gebeliğin en sağlıklı şekilde ilerlemesi, bebeğin çok sağlıklı bir şekilde gelişimini devam ettirmesi, anne adayının sosyal hayatının ve iş yaşamının gebelik dolayısıyla sekteye uğramaması ve nihayetinde bu 9 aylık sürecin sorunsuz şekilde atlatılmış olması çok önemlidir ve tüm bebek isteyenlerin temennisidir. Hamilelik süreci pek çok zorluk içerdiği için gebe kalmadan önce anne adayının genel sağlık durumunun, ruhsal ve fiziksel sağlığının yerinde olması da çok önemlidir. Bu sayede gebeliğin getirdikleri ile daha kolay mücadele etmek, bu süreci daha rahat atlatmak mümkün olabilir. Ancak her anne adayı bu kadar şanslı olmayabiliyor ve doğuştan olan ya da sonradan ortaya çıkan bir fiziksel engel ile yaşamak durumunda kalabiliyor.
Fiziksel engeller, gebelik dışındaki süreçte de kişinin yaşamını zorlaştırırken, kısıtlarken gebelik döneminde çok daha fazla soruna sebep olabiliyor. Çünkü gebelik döneminde her geçen gün büyüyen, gelişen bebeği taşımak, ona en iyi şekilde bakmak herhangi bir engeli olmayan anne adayları için bile zorken, fiziksel engellilik durumunda işler daha güç hale gelebiliyor. Fiziksel engelin niteliğine bağlı olarak değişmekle birlikte, fiziksel engelli kadınlar elbette ki anne olabilirler. Ancak gebelik sürecinde yaşayacakları zorlukların, fiziksel engeli bulunmayan kadınlara göre daha ciddi olacağı da gerçektir. Ama unutulmamalıdır ki; fiziksel engelli anne adayları da doğru yönlendirme ve uygun davranış biçimleriyle, gerekli önlemler alınarak sağlıklı ve daha rahat bir gebelik dönemi geçirebilmekte, sağlıklı bebek dünyaya getirebilmekteler.
Fiziksel engelli kadınlar elbette ki, anne olmaya çok kolay karar veremeyebilir. Çünkü kadının var olan kendi engelinin gebeliğe engel olabileceği, gebeliğin seyrini olumsuz etkileyeceği kaygısı yaşanır. Fiziksel engellilik yaşamın her alanında, her döneminde zor olmakla birlikte hamilelikte daha da zor olabilir. Çünkü hamilelikte alınan kilolar, sağlıkla ilgili sorunlar, değişen beden yapısı anne adayını korkutur. Ancak her anı kontrol altında geçen, doğru yönlendirilen kadınların fiziksel engelleri ile hamilelik sürecini sağlıklı geçirmeleri de mümkün olabiliyor. Gebe kalmadan önce anne adayı öncelikle fiziksel engelinin hamilelik sürecini nasıl etkileyeceğine ve nasıl bir süreç yaşanacağına dair uzmanlardan yeterince bilgi almalıdır. Bu süreçte;
İster fiziksel engeli olsun isterse olmasın, tüm anne adaylarının daha gebe kalmadan öncesinde 9 aylık bu süreç içinde neler olabileceği, nasıl bir yol izlenmesi gerektiği konusunda bilgi sahibi olması çok önemlidir. Özellikle de fiziksel engel gibi sıra dışı bir durum varsa çok daha ciddi bir bilgilendirme süreci yaşanmalıdır. Hem psikolojik destek alınmalı hem de en doğru ve detaylı bir şekilde bilgilendirilmelidir. Günümüzde internet ortamında çok sayıda kaynak bulunmakta, bilgiye ulaşmak çok kolaylaşmış durumdadır. Doğru bilgilenmek anne ve baba adaylarını rahatlatacak ve öğrendikçe kontrol ihtiyaçlarını doyuracaktır.
Fiziksel engelin gebeliğe nasıl etki edeceği, bebeğin gelişimi, bebeğin sağlığı, anne karnındaki durumu, anne adayının engelinin hamilelik sürecindeki yeri, anne adayının kendi sağlığı, doğum ve doğum sonrası hakkında doğru bilgilenmek bu süreci kolaylaştıracaktır. Bu bakımdan fiziksel engelli anne adayı öncelikle hamileliğin en başından güvendiği bir doktor seçmeli, doktoruna her soruyu sorabilmeli, endişelerini paylaşabilmeli, sadece fiziksel sağlığını değil, ruhsal sağlığını da doktora emanet edebilmelidir.
Hamilelik ve annelik kimi zaman, hatta çoğunlukla fiziksel ve ruhsal açıdan yorucu olabiliyor. Bu sebeple de anne adayı olarak kendine çok yüklenmemesi, kendi bedeni koruması ve dinlenmeye zaman ayırması çok önemlidir. Hamilelik başladıktan sonra artık anne adayı günlük yaşamını ona göre düzenlemeye ve hem fiziksel hem de ruhsal açıdan korunmaya çalışmalıdır. Hamilelik öncesinde yaşanan aktif ve yorucu hayat rutini hamilelik döneminde hafifletilmiştir. Çünkü eskisi gibi her şeye yetişmeye çalışmak, her işi yüklenmek başlarda anne adayına kendini iyi hissettirse de ilerleyen zamanlarda yorucu olabiliyor, hatta bazı zamanlarda sebepsiz bir şekilde daha yorgun hissedilir. Fiziksel engelli anne adayları için durum daha ciddi olabilir, dinlenmeye daha fazla zaman ayırmak gerekebilir. Fiziksel engelin durumuna göre günlük yaşamın yoğunluğunun daha da hafifletilmesi gerekebilir.
Anne adayları kendini yorgun hissettiğinde kendine zaman ayırmaya çalışmalı ve her koşulda önce kendinin iyi hissetmesinin önemli olduğunu bilmelidir. Hem hamilelik, hem doğum hem de lohusalık sürecinde tüm anne adayları yardım ve desteğe ihtiyaç duymakta, ruhen ve bedenen fazla yük taşıyamamaktadır. Hem ev işlerinde, hem bebeğin hem de annenin bakımı için yardıma ihtiyaç duyulur. Çünkü annenin yaşadığı bu yeni tecrübe çok yorucu olur, özellikle de bir fiziksel engellilik sorunu söz konusu ise yardım ihtiyacı daha fazla olur. Engelli anne için de durum diğerlerinden bir tık daha fazla yorucu olabiliyor. Yeni annenin her şeyi kendi başına yapmaya çalışması veya tüm bakım işini kendisinin vermeye çalışması yerine anneler, eş, kardeşler, arkadaşlardan oluşan bir yardım sistemi kurulması çok önemlidir. Yakınlardan yardım almak, annenin hem bedensel hem de ruhsal sağlığını koruyucu rol oynar. Fiziksel engelli olan anneler ve anne adayları kendi engellerinden dolayı ilk zamanlar bebeğinden ayrılmayı ve bakım işini başkasına devretmeyi istemezler. Bu da aslında gayet doğal bir süreçtir. Bu süreçte engeli olan anneye “Sen yapamazsın” gibi yaklaşımlarda bulunmak yerine, anneye dinlenmesi için zaman ve enerji ayırmasını tavsiye etmek daha doğru olur.
Anne adayları kendileri için yeni ve zor olan bu süreçte en çok diğer anne adaylarından bilgi almak ve onlarla yaşadıklarını paylaşmak ister. Fiziksel engeli olan anneler buna daha çok ihtiyaç duyarlar. Çünkü sıra dışı bir durum söz konusudur. Fiziksel engelli diğer anne adayları ve annelerle görüşmek, yaşadıklarını onlarla paylaşmak, tecrübelerden yararlanmak, kafasındaki soruları sormak anne adaylarına çok yardımcı olabilir. Bu süreçte mükemmel olmaya çalışmak, kendine yüklenmek, her şeyi tek başına başarmaya çalışmak yorucu ve zor olacaktır.
Herkesin yapabilecekleri ve yapamayacakları vardır. Bu sebeple de fiziksel engeli nedeni ile zorlandığında kendini suçlamamalıdır. Anne adayının başaramadıkları dolayısıyla kendini suçlaması hem ruhsal olarak sıkıntıya girmesine hem de yaşadığı stresin artmasına zamanla da kendine öfke duymasına neden olur. Bu süreçte yapamadıklarını veya yapmakta zorlandıklarını görmek yerine, engelin kendine kattığı gücü bebeğiyle olan iletişime ve onu yetiştirme prensiplerinde nasıl kullanacağını planlamaya çaba sarf etmek daha doğru olur.