Hamilelikte alınan, hızlıca değişen ruhsal durum, değişik seviyelerde seyreden hormon salgıları elbette ki anne adayının vücudunda sıra dışı pek çok durum ortaya çıkması demektir. Alınan kilolar ve hassaslaşan ruhsal, fiziksel dengeye uyum sağlamaya çalışan vücut dolayısıyla anne adayı, kimi zaman bazı ağrılara maruz kalmakta, günlük rutin aktivitelerini yaparken bile zorlanmaktadır. Gebelikte ağrılar genel olarak kasıklarda, karın alt bölgesinde, bacaklarda ve göğüste hissedilmektedir. Bu ağrıların her biri ayrı bir önem taşımakta ve doğru yaklaşımlar uygulayarak ağrıyı tamamen engellemek değil, ancak azaltmak mümkün olmaktadır. Bu bakımdan öncelikle hamilelikte göğüs bölgesinde ve memelerde yaşanan değişime bakmak, ardından bunlarla yaşamayı kolaylaştırmanın yollarını öğrenmekte fayda var.

Hamilelikte memelerde yaşanan değişim

Hamilelik süreci başından sonuna kadar anne adayı için değişikliklerle dolu bir dönemdir. Hamilelikte anne adayında fiziksel ve ruhsal pek çok değişim yaşanıyor. Ancak özellikle de alınan kilolardan ve salgılanan hormonlardan dolayı karın bölgesi, üreme organları ve göğüs bu değişimden etkilenmektedir.

• Memeler büyür!

Gebelik boyunca anne adayı göğüslerinde bazı değişiklikler hisseder ve yaşar. Yaşanan bu değişimlerden bazıları anne adayının memesini emzirmeye hazırlamak için gerçekleşen doğal bir süreçtir. Bu süreçte süt kanallarının büyümesine bağlı memenin hacmi artıyor, memeleri büyüyor ve ekstra bir hassasiyet gelişiyor. Bundan dolayı göğüslerde bir ağırlaşma hissedilebiliyor. Bunlar her gebelikte belli bir oranda görülen değişiklikler olmakla birlikte, anne adayının sağ ve sol memelerinin büyüme oranı arasında da fark oluşabiliyor.

• Cilt altında damarlanmalar oluşması normaldir!

Gebeliğin başlangıcından itibaren her geçen gün büyümeye devam eden memelerin cilt altında damarlar doğuma doğru daha görünür hale gelebiliyor. Bunlar ve benzeri pek çok değişim gebelikte rutin ve normal karşılanmalıdır.

• Göğüs uçları koyulaşır!

Yaklaşan doğumdan sonra bebeğin kolaylıkla emebilmesi için, sütün yeterince salgılanması için anne adayının göğüsleri bu duruma hazırlanır. Bu bakımdan gebelik boyunca göğüs uçları büyür ve hassaslaşır, renginde koyulaşma ve hatta kararma gözlenir. Doğum yaklaştığında anne adayının göğüs uçları koyu kahverengi bir renk alır. Anne adayları bu renk değişiminden rahatsız oldukları için bunu gidermek ya da azaltmak için bazı uygulamalar yapar, ancak gebelikte göğüs uçlarına bu şekilde etki edebilecek herhangi bir şey sürülmesi önerilmez. Bu dönemde birazcık sabretmek önerilir. Zira hamilelik süreci bitince hormonlar normale döndüğünde renk kendiliğinden normale döner.

• İlk süt gelir!

Gebelikte göğüslerde ve göğüs uçlarında yaşanan değişimler zaman zaman anne adayını rahatsız edebilse de kesinlikle çok fazla ellememek, sıkmamak, kimyasal içerikli temizleyiciler ya da mendillerle temizlememek gerekiyor. Çünkü göğüsler doğum sonrasında bebeği beslenmeye hazırlanıyor. Bu bağlamda göğüs uçlarından gebelik döneminde kimi zaman az miktarda süt gelmesi de normal karşılanabilir. Gebeliğin sonlarına doğru gelen bu sıvıya “kolostrum” adı verilir. Başlangıç sütü olarak da adlandırılan bu ilk süt berrak veya sarımsı renktedir, bebek için çok besleyici, bağışıklık sistemini güçlendirici bir sıvıdır. Ancak gebeliğin her hangi bir döneminde anne adayının göğüs uçlarından kanlı sıvı gelmesi çok ciddi bir soruna işarettir. Böyle bir durumda zaman kaybetmeden doktora başvurmak gerekir.

• Göğüs uçlarında çıkıntılar oluşur!

Gebelikte göğüste oluşan değişikliklerin birisi de göğüs uçlarının üzerinde küçük çıkıntılardır. Montgomery tüberkülleri olarak adlandırılan bu çıkıntılar gebelik boyunca göğüs ucu sağlığını korumaya yardımcı olmak için besleyici ve koruyucu yağ salgılar. Bu sebeple de anne adayları göğüs uçlarını sabunla ya da diğer temizleyicilerle değil, sadece ılık su ile temizlemeliler.

• Göğüs uçları kurur!

Gebeliğin başından sonuna kadar yavaş yavaş büyüyen göğüslerde cilt gerildikçe, özellikle göğüs uçlarında kuruma meydana gelebilir. Bu kuruluk sebebiyle göğüs uçlarını kaşımak da ciltte tahrişe sebep olur, anne adayının canı acır. Bu sorunları önlemek adına göğüsleri gün içinde ılık su ile temizlemek ve özellikle de akşamları uygun nemlendirici kremlerle, doğal yağlarla nemlendirmek iyi gelir.

Gebelikte memelerin az ya da çok büyümesi bebeğin cinsiyeti ile ilgili midir?

Gebelik planlandığı andan itibaren en çok merak edilen ve bilmek istenen konuların başında bebeğin cinsiyeti gelir. Ülkemizde ve tüm dünyada bebeğin cinsiyetini daha erkenden öğrenme, tahmin etme adına pek çok farklı yöntem uygulanmaktadır. Ülkemizde bazı bölgelerde de halk arasında hamilelikte göğüslerin az veya çok büyümesinin bebeğin cinsiyeti hakkında fikir verebileceği gibi bir düşünce bulunmaktadır. Ancak gerçek şu ki; bebeğin cinsiyetinin erkek veya kız olması durumunda anne adayının memelerinde veya karnında, vücudun tamamında oluşan değişiklikler kesinlikle birbirine benzerdir. Bu bakımdan gebelikte anne adayının vücudunda ortaya çıkan dış görünüşle ilgili değişikliklere bakılarak bebeğin cinsiyetini belirlemek ya da tahmin etmek günümüzün tıbbi olanakları doğrultusunda imkansızdır.

Gebelikte göğüslerde büyüme, ağrı ve koyulaşma ne zaman başlar?

Gebelik döneminde memelerde büyüme, şişme, hassaslaşma, ağrı, acıma gibi değişimler rutin olarak yaşanmaktadır. Rutin gebelik semptomlarından olan bu değişiklikler genellikle ilk aylardan itibaren başlar. Ancak meme uçlarındaki koyulaşma daha ileri aylarda meydana gelir. Burada bireysel farklılıklar da görülebilmektedir.

Memede ele gelen kitle olması

Kadınların en sık olarak yaşadıkları kanser türlerinden birisi meme kanseridir. Meme kanseri vakalarına karşı kadınlar düzenli aralıklarla kontrol edilmesi, muayene yapılmalıdır. Gebelikte anne adaylarının da bu konuda dikkatli olması önerilir. Memelerde bir kitle hissedilmesi, koltuk altına dokununca ele sertlik gelmesi durumlarında vakit kaybetmeden doktora başvurmak gerekiyor. Memede kitle hamilelikte kesinlikle normal olarak düşünülebilecek değişikliklerden değildir.

Meme uzundan kan gelmesi

Hamilelikte zaman zaman ve özellikle de doğum yaklaştıkça memeden saydam, sarımsı bir sıvı gelmesi normaldir. Bu sıvı kolostrum olarak adlandırılır ve bebek için çok faydalıdır. Ancak meme ucundan kırmızı, kahverengi akıntı ya da kan gelmesi gibi durumlar acilen doktor muayenesi gerektiren sıra dışı durumlardır.

Gebelikte göğüs ağrısı

Gebelikte göğüs ağrısı, en erken dönemde yaşanan ve 9 aylık süre boyunca da hafif de olsa devam eden bir sorundur. Göğüs ağrısının hamileliğin erken dönem göstergelerinden birisi olduğu ve genellikle normal dışı bir sebepten kaynaklanmadığı bilinmektedir. Adet dönemlerinde göğüs ağrılarından şikayet eden kadınlar gebeliğin ilk üç ay içerisinde göğüs ağrısı ile sıkça karşılaşır.

Gebelik hormonlarının salgılanmaya başlaması ile birlikte anne adayının göğüslerinde şişme ve hassasiyet artıyor. Gebeliğin başından sonuna kadar yaşanan göğüs ağrısı çoğunlukla gebeliğin 2. ve 6. haftasında belirgin şekilde hissedilir.

Gebeliğin diğer semptomları gibi göğüs ağrısı da her anne adayında farklı haftalarda ve farklı şiddette seyredebilir. Zira her kadının vücut tipi ve hormonlara verdiği tepki farklı olabilir. Anne adaylarının yaşı ve hamile kaldığı dönmeler aynı olsa bile gebelik, her kadında farklı belirtiler ve şikayetler ortaya çıkabiliyor.

Hamilelikte göğüs ağrısı neden olur?

Her bir faktörün normal seyrettiği ve gebeliği takip eden doktorun her hangi bir risk görmediği gebeliklerde de rutin olarak göğüs ağrısı yaşanır. Yaşanan bu ağrıların en yaygın sebeplerinden birisi olarak iyi huylu meme değişiklikleri gösterilmektedir. Gebeliğin doğal sürecinde yaşanan meme dokusundaki değişimler ve oluşmuş küçük kistler ağrıya yol açar.

Hormonların dengesiz salgılanması göğüslerde ağrıya sebep olur!

Gebe kadınların vücudu bebeğin anne karnında gelişimini sağlamak için gebelik hormonları salgılar. Vücut bu hormonlarla kendini gebeliğe hazırlar ve bebeği büyütürken bazı organlar bu değişimden farklı düzeylerde etkilenir. Özellikle de östrojen hormonu seviyelerindeki hızlı değişim ve dengesizlik sonucu göğüslerde ağrı hissedilir. Ancak bu ağrı dayanılabilir düzeydedir ve anne adayı buna kolaylıkla alışır.

Göğüslerdeki sızıntılar ağrıya yol açar!

Gebeliğin başında çok az, gebeliğin ikinci veya üçüncü 3 aylık dönemlerinde ise göğüslerde sık sık sızıntı olur. Bu sızıntıların olduğu süreçte de göğüste ağrı hissedilmesi normaldir. Zira göğüsler süt üretmeye hazırlık aşamasındadır ve bu durum çok şiddetli olmamakla birlikte ağrıya yol açar.

Göğüslerdeki büyüme ağrı hissine sebep olur!

Gebeliğin başından itibaren anne adaylarının göğüsleri yavaş yavaş büyür. Zaten gebelikte ve doğum sonrasında göğüslerin en önemli fonksiyonu süt üreterek bebeği beslemektir.  Gebelik gerçekleştikten sonra vücudun gebeliğe ve doğuma hazırlanma aşamalarından birisi olarak da göğüsler büyür. Anne adayının göğüslerinde süt üreten hücreler ve süt bezleri gebelik boyunca oluşumunu tamamlar. Bundan dolayı da göğüslerin boyutunun değişmesi normaldir. Zaten hamilelik ilerledikçe göğüslerde daha fazla yağ ve katman birikecek ve belirgin şekilde değişiklikler olacaktır. İşte bu değişimler toplamda anne adayına göğüslerin büyümesi ve ağrı şeklinde geri dönecektir.

Gebelikte göğüslerde ağrı ve kaşıntı normaldir!

Hamilelik dönemi demek anne adayının vücudunda artan östrojen, progesteron ve prolaktin hormonları demektir. Tüm bu hormonların salgılanması, giderek artması da diğer organlarda olduğu gibi göğüslerde de değişimlere sebep oluyor. Bu bağlamda göğüslerde büyüme, dolgunlaşma, ağırlaşma, gerilme, şişme kaçınılmazdır. Hormonların etkisiyle anne adayının meme uçları büyür ve rengi koyulaşır, koyu kahverengi bir hal alır. Memenin büyümesi de meme cildinde gerilmeye sebep olduğundan beyaz renkli, ince çizgiler halinde çatlaklar meydana gelebilir. Bunlardan dolayı da ağrı, sızı, kaşıntı gibi semptomlar normaldir.

Memelerin büyümesi demek, ağırlaşması, hacminin artması, dolgunlaşması, gerginleşmesi demektir. Dolayısıyla da anne adayının ağrı hissetmesi normaldir. Gebelikte rutin olarak hissedilen göğüs ağrısı kesinlikle hafif ve dayanılır bir ağrıdır. Göğüs ağrısını hafifletmek, bundan daha az etkilenmek için anne adayına hamile sutyenleri kullanmak, dar, sıkı giysilerden kaçınmak önerilir. Ancak anne adayının günlük yaşamını olumsuz etkileyen, dayanılması güç göğüs ağrısı hissetmesi kesinlikle normal dışı bir durum olduğuna işarettir ve doktor kontrolünü gerektirir.

Göğüslerde ağrı hamilelik belirtilerinden birisidir?

Üreme çağında olan ve korumasız cinsel ilişki yaşayan kadınların göğüslerinde ağrı hissetmesi adet döneminin ya da gebeliğin işaretçisi olabilir. Kadınların memelerinde ağrı ve acı hissetmesi genellikle hamilelikte normal karşılanmakla birlikte, göğüs ağrısı en erken dönem gebelik belirtilerden birisi değildir. Gebelik gerçekleştikten bir kaç ay sonrasında göğüs ağrısı yaşanmaktadır. Genellikle gebelik durumunda adet dönemi geldiği halde adet kanaması olmuyorsa kadınlar gebelikten şüphe eder ve test yapıp gebe olduğunu öğrenir. Bundan 1 – 2 ay sonrasında göğüs ağrıları başlar. Ancak gebelik testi yapmayan, gebe olduğunu bilmeyen kadınlar birkaç aylık gebelikte göğüslerdeki ağrı şikayetiyle doktora başvurduklarında gebe olduklarını öğrenebilirler. Ancak bu tür durumlar çok da sık yaşanmaz. Zira kadınlar genellikle göğüs ağrısı belirtisi başlamadan önce gebeliği öğrenir.