Doğal yolla bebek sahibi olamayan çiftler, kısırlık şikayeti ile doktora başvurduklarında gerekli tetkikler yapıldıktan sonra, soruna yönelik tedavi yöntemi seçilir. Erkeklerde sıklıkla karşılaşılan sperm kalitesi ve sayısındaki düşüklük, kadınlarda yumurtlama bozuklukları, tüplerde oluşan tıkanıklık, yapışıklıklar, rahimde meydana gelen anomaliler çiftlerin doğal yolla bebek sahibi olmalarını engellemektedir. Günümüz tıp teknolojisinde kadın ve erkeğin sorunları paralelinde yumurtlama tedavileri, aşılama yöntemleri uygulanmakta, bunlardan sonuç alınamadığında ise tüp bebek tedavisine başvurulmalıdır. Tüp bebek tedavisi, diğer kısırlık tedavilerine göre biraz daha maliyetli ve uzun süreli bir tedavidir. Bu sebeple tüp bebek tedavisi uygulanan çiftlerin tüm tedavi aşamalarında doktorun öneri ve tavsiyelerine uyması, yaşam şartlarını, beslenme koşullarını bu tedaviye göre düzenlemesi gerekmektedir.

Tüp bebek tedavisinde beslenmenin önemi

Tüp bebek tedavisinin başarılı olabilmesi için kadının bünyesinin sağlıklı olması gerekmektedir. Bu dönemde enfeksiyonlara, alerjilere yakalanmamak adına bünyeyi güçlendirmek önemlidir. Bu bağlamda öncelikle altı çizilmesi gereken husus protein, mineral ve Omega3 tüketimine özen gösterilmesidir. Özellikle de haftada 3 gün balık yemek gerekir. Tedavi öncesi ve sırasında ortalama günde 2,5 litre su içilmesi metabolizmanın daha iyi çalışmasını sağlayacak, anne adayını zinde tutacaktır. Bununla birlikte nohut, fasulye, bakla gibi kuru baklagilleri haftada 2 kez tüketmeye özen göstermek, sebzeleri de az suda haşlayarak pişirmek ve suyunu süzmeden yemek gerekir. Ayrıca tüp bebek tedavisi uzmanları tedavi öncesinde genel olarak anne adayının karbonhidratları azaltarak, proteini artırarak beslenmesini önermektedir. Zira gebelikte protein ağırlıklı beslenen kadınların hem gebelik dönemleri anne adayı ve bebek için çok sağlıklı geçmekte hem de doğum çok kolay olmaktadır.

Tüp bebek tedavisinde folik asit kullanımı

Folik asit hem doğal yolla gerçekleşen gebelikler hem de kısırlık tedavisi ile elde edilen gebelikler için önemlidir. zira gebelikte yeterince folik asit almayan anne adaylarının bebeklerinde anomalilerin daha sık görülmüş olmasıdır. Folik asit kullanmayan anne adaylarının bebeklerinde Nöral Tüp Defekti adı verilen; sırt açıklıklarına rastlanır, sırtta omurilik sırt dokusunu koruyan omurga kemiklerini ve ek dokuların yeterince gelişmez. İşte bu bağlamda gebelik öncesinden başlayarak folik asit kullanımı önerilir. Özellikle tüp bebek gibi tedavilerle elde edilmeye çalışılan gebeliklerde folik asit kullanılması çok daha önemlidir. Tüp bebek tedavisine başlanmadan yaklaşık 3 ay öncesinde başlanan folik asit kullanımı gebeliğin 3. ayının bitimine kadar sürdürülür. Folik asit ihtiyacının giderilmesi için ilaçlarla birlikte yeşil yapraklı sebzeler, fındık, baklagiller ve badem de tüketilmesi faydalı olacaktır.

Tüp bebek tedavisinde nelerden uzak durulmalıdır

Tüp bebek tedavisi gören kadınların sigara, alkol gibi zararlı alışkanlıklardan kesinlikle uzak durmaları ve hatta kullanılan ortamda bile bulunmamaları gerekmektedir. Bununla birlikte kadının aşırı kilolu ya ada aşırı zayıf olması, boy kilo oranını dengeleyememesi de tüp bebek başarısını olumsuz etkilemektedir. Ayrıca bu dönemde çay kahve tüketimini sınırlandırmak, normal kahve yerine günde 1 fincan kadar filtre kahve ve açık çay tüketmek, hazır meyve sularından, asitli, gazlı içeceklerden uzak durmak gerekmektedir. Tüp bebek uzmanlarının beslenme konusunda özellikle altını çizdikleri hususlardan birisi de karbonhidrat tüketiminin kısıtlanmasıdır. Zira fazla karbonhidrat tüketimi, vücuttaki glikoz oluşumunu artırmakta ve dolayısıyla da embriyoya, yumurtaya zarar vermektedir. Doğal yolla ya da tüp bebek tedavisi ile bebek sahibi olmayı düşünenlerin 1-2 ay öncesinden karbonhidrat alımını azaltmaları gebelik için faydalı olacaktır.