Kısırlık, her geçen gün artmakta olan bir sağlık sorunudur. Günümüzde her 100 çiftten 15’i çocuk sahibi olmak için yardımcı üreme yöntemlerini ihtiyaç duymaktadır. Bu sebeple de ülkemizde birçok tüp bebek merkezi hizmet vermektedir. Kısırlığı yol açan birçok genetik ve doğumsal faktör olmasına rağmen günümüzde kısırlığa sebep olan en önemli faktörlerden biri modern yaşamdır. Teknolojik cihazlarla sürekli İç içe olmamız, beslenme düzenimizin dengesiz olması, kullanılan dizüstü bilgisayarlar ve hareketsiz yaşam tarzı kısırlığa davetiye çıkarmaktadır.
Türkiye’de her 100 çiften, 15’i kısırlık sorunu sebebiyle tüp bebek tedavisine başvurmaktadır. Erkek kaynaklı kısırlıklar %45 oranında iken, kadın kaynaklı kısırlıklar da %45 oranındadır. Geriye kalan yüzde onluk kısım ise açıklanamayan kısırlık olarak geçmektedir ve oldukça nadir olarak iki tarafta da kısırlığa sebep olacak faktörler tespit edilebilir. Kısırlığa sebep olan en önemli neden; çevresel faktörlerdir.
Dizüstü bilgisayarlar özellikle erkeklerin testislerini ısınmasına maruz kalmasına yol açarak erkek kısırlığının artırmaktadır. Kadınların kariyerlerini ağırlık vermesi sebebiyle doğru bir anlık yaşı ertelenmektedir. İlerleyen yaşın tüp bebek tedavisinde başarı şansı oldukça düşüktür.
Beyinde bulunan üreme ve stres hormonları oldukça yakın konumdadır. Bu sebeple yoğun strese maruz kalmak Üreme hormonlarının da olumsuz etkilenmesine yol açıyor. Çalışma saatlerinin modern yaşam da uzaması, trafik, hayat şartları, maddiyat Ve çevre koşulları stres oranını arttırmaktadır. Bununla beraber günlük alınması gereken vitamin, mineral ve protein gibi faktörlerin alınmaması da düzensiz beslenme ve obeziteye davetiye çıkararak stres oranını arttırmaktadır.
Modern yaşamla beraber tek eşitlik kavramı zedelenmeye de başladı. Bu sebeple de cinsel hastalıklar daha kolay yayılır oldu. Cinsel yolla bulaşan bazı hastalıklar kadınlarda tüplerin tıkanmasına yol açabilmektedir. Erkeklerin sperm kanallarında da tıkanıklığı yol açan bu cinsel hastalıklar, kısırlığa yol açarak çiftlerin çocuk sahibi olma şansına engellemektedir.
Yoğun iş stresi, çalışma saatlerinin uzaması, trafik, hareketsiz yaşam tarzı ve çevresel faktörler gibi sebepler kısırlık riskini arttırmaktadır. Günümüzde düşük oranlarının da artması teknolojinin bu konuda bir yol olduğunu düşündürmektedir. Kadınların modern yaşamla beraber anne olma yaşların ertelemesi, düşük riskini arttıran en önemli faktördür.35 yaşından sonra gebe kalma şansı azalırken kadın gebe kalsa dahi düşük, erken doğum ya da anomalili çocuk riski artmaktadır.